Bu kitabı okumadan önce eleştiri sayfasındaki olumlu yazıları okudum ve almaya bu şekilde karar verdim.Yazarın okuduğum bu ikinci kitabı.İlki doğunun limanlarıydı ve çok büyük zevk alarak okudum.Semerkantı da aynı zevkle okuyacağımı düşünmüştüm.Ama yanılmışım.Bunun sebebi de biraz a kitap hakkında yapılan çok fazla olumlu eleştiri.Mükemmel,buram buram doğu kokan,çok sürükleyici;gibi sözlere fazlaca aldandım sanırım.beklentiyi bayağı yükseltiyor bu tip eleştiriler.Biraz da kitaptan bahsedecek olursak,daha çok tarih dersi verir gibi anlatılmış.Yapılan savaşlar,
harem dedikoduları,Ömer Hayyam'dan çok fazla bir şey yok bana kalırsa bu kitapta.Zaten kitabın yarısı Ömer Hayyam'ın dönemini anlatıyor.Bu bölüm biraz akıcı diyebiliriz.
Ancak ikinci bölümü oldukça sıktı beni.İran'ın
kurtuluş mücadelesi bir Amerikalı misyoner tarafından anlatılmış.Kuşatmalar gereksiz bir sürü isim,sıkıcı ayrıntılar.Bir de kitabın sonu için çok etkileyici diyen arkadaşlara buradan bir şey söylemek istiyorum,hiç etkileyici son görmemişler sanırım.Bana kızanlar muhakkak olacaktır ama
tavsiyem popülerizmin peşinden fazla koşmamaları yönünde olacak.