Olağanüstü Bir Gece, seçkin bir burjuva olarak rahat bir hayat sürdürürken giderek duyarsızlaşan bir adamın hayata tekrar tutunmasının hikayesidir. Kendi deyimi ile donuklaşmakta olan, hiç bir şey hissetmeyen bu adam sıradan bir günde hiç hesaplamadan bir suç işler. Ve bu suçla birlikte yeniden hissetmeye başladığını, yaşadığını hisseder.
Zweig, duyguları öylesine büyük bir hünerle eğip büküyor ki okurken gerçekten mest oluyorum her defasında. Kısacık bir zaman diliminin, hiç hesaplanmamış küçücük bir olayın bir insanın hayatını nasıl ve ne derece değiştirebileceğini çok güzel bir şekilde anlatmış. ' Birilerini sevindirmenin ve bundan sevinç duymanın ne kadar kolay olduğunu hissediyordum. ' diyor kitabın bir yerinde. Sizde okurken hissediyorsunuz bunu. ' Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar. '