İnsan yarına kalmak, dünyada hoş bir sada bırakmak ister. Uzun yaşamak, genlerinin kültürünün yarına kalmasını ister. Bunların gerçekleşmesi, insanın varolma, gelişme ve uzlaşma becerisini artırmasına bağlıdır. Kitapta karmaşık açıklamalardan arındırılmış, günlük yaşama indirgenmiş, iyimser bir varoluşçuluk sergilenmektedir. Alışılagelmiş varoluşçuluğun dışına çıkılarak genetik yapının ve çevrenin varoluşumuzdaki payı vurgulanmış, bazı Nasrattin Hoca fıkraları yeni bir bakış açısıyla yorumlanmıştır. Kitabın temel amacı okuyanların varoluş hazzı duymalarına , gelişerek , uzlaşarak evrenle kucaklaşmalarına ve uyumlaşmalarına katkıda bulunmaktır.