Ahmet Yaşar Ocak,hiç şüphesiz ki;Alevi-Bektaşi konusunda Türkiye’nin en yetkin isimlerinden biridir.Bu alanda yazılmış bir çok Makale ve kitabın da sahibidir.Oldukça objektif bir bilim adamı olduğunu da burada belirtelim.Kendisini en son” 30, vefat yıldönümünde büyük tarihçi Osman Turan” isimli bir anma toplantısında dinleme fırsatını bulmuştum.
Ahmet Yaşar Ocak hocamızın bu kitabı çeşitli makalelerinin bir araya getirilmiş şeklidir.Bu makalelerin bazıları masa başı ürünü olmakla beraber bazıları da çeşitli sempozyumlara sunduğu bildirilerden oluşmaktadır.Makaleler kitaba konmadan önce bazı düzeltmelerden geçirilmiştir.
Kitap,isminden de anlaşılacağı üzere Türk Sufiliğine ait makalelerden oluşmaktadır.Fakat nedense bu konudan ziyade günümüz Alevilik konularına daha çok yer ayrılmıştır.Bilindiği gibi Alevilik günümüzde bir problem olarak karşımızda durmaktadır.Hocanın bu konuya eğilmesi ve çeşitli teklifler getirmesi de bu açıdan bakılınca daha bir anlaşılır görünüyor.
Makaleleri,Selçuklu,Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde ki Alevilerin durumu,bu inancın hangi faktörlerden etkilenerek bu günlere kadar geldiğini bilimsel ve objektif bir uslub ile anlatmaktadır.Özellikle Cumhuriyet dönemi Alevilerin Konumlarını üç ayrı merhalede ve çok muazzam bir şekilde tespit etmektedir.Bu tespitlere katılmamak ise mümkün görünmüyor.
Kitap sadece bu yukarıda anlatılan mevzulara değinmemekte bunun yanı sıra Mevlana,Hacı Bektaş,Yunus Emre ve Ahmed-i Yesevi gibi Türk mutasavvıflarına da yer ayırmaktadır.Tabi onları geniş şekilde anlatmaktan ziyade,kısa ve öz bir biçimde ele almaktadır.Zaten bu başlıkların geniş bir biçimde ele alınması bu küçük kitabın sınırlarının çok dışındadır.
Kitapta,Alevilik ve Ahilik üzerine yapılan araştırmaları tenkit eden iki adet de makale bulunmaktadır. Bu iki makalenin de değeri gerçekten çok büyüktür.Bu konularla ilgilenen arkadaşlara da derli toplu bir kaynakça verir durumdadır.
Tabi bu kitabı okuduktan sonra birazda rahatsız olduğumu burada ifade etmeliyim.Bunun nedeni ise:Bu kitaptan önce okumuş olduğum,Mikail Bayram’ın “Ahi Evren ve Mevlana mücadelesi” isimli kitapla bir çok yerde ihtilaf durumunda olmalarıdır.Bu ihtilaf ise bayağı ciddi konulardadır.Mesela Mikail Bayram,Hacı Bektaş’ı sunni bir Müslüman olarak gösterirken,Ahmet hoca tam tersi bir tutum sergilemektedir.Ve yine Mevlana konusunda da temel bazı ihtilaflar vardır ki;insan işin içinden çıkamaz hale geliyor.Bu iki değerli profesörün bu kadar ana konularda ihtilaf etmeleri doğrusu anlaşılacak gibi değildir.Zaten öyle anlaşılıyor ki;bu iki değerli bilim adamı arasında zımni de olsa bir husumet var.Mikail Bayram adı geçen eserinde bunu açıkça ortaya koymuştur.Ahmet hocada bu kitabında,Mikail Bayram’ın çalışmalarını bayağı bir hırpalamaktadır.Fakat benim kanaatim o yöndedir ki;Ahmet hoca daha sağlamcı görünüyor.