İkinci Dünya Savaşı sonrası Rusya’dan ülkesi Almanya’ya dönen Beckmann’ın savaş sonrası yıkımını anlatır. Savaşta işe yarayan askerler yurda döndüklerinde kimsenin görmek istemediği bir hayalet oluverir. Hayat devam ediyor ama savaştan dönenler tutunamıyordu. Yaşayanlar ölenlerin yasını mı tutacaktı? Öyle ya hayat devam ediyordu. Hayatın savaş meydanları daha zordu. Önce dünyayı öğrenin, sonra yine gelirsiniz diyorlardı Beckmann’a. Önce insana fırsat verilmeli değil miydi? Şansları varmış kalanların yani ölenlerin. Yazarın tek oyunu olan ve ölümünden bir gün sonra sahnelenen “Kapıların Dışında“, yıkıntı edebiyatının örneklerindendir. Onunla aynı şeyleri yaşayan insanlar, Borchert’in sesinde kendini bulmuştur. Herkese iyi okumalar.