Kabuk Hakkındaki Yorumlar

Okunabilir .Anlatım yönünden iyi .

65. sayfaya felan geldim.Diger yorumlardaki gibi kitabın içine girmeyi bekledim.Yok valla ben hala disaridayim.Okuyamadim bıraktım.

herkesin okuması için tavsiye ederim güzel bir üçleme

Kitap başlarda içine almıyor okuru, 50 sayfadan sonra yavaş yavaş hikayeyi anlatan anlatıcıları ve hikayelerini özümlemeye başlıyorsunuz, ilerledikçe de aslında gizemin sonunu tahmin etmek zor olmuyor, Elif Şafak'ın İskender'i gibi geldi bana, belki başta o kitabı okuduğum için biraz da tahmin ettim sonunun çok da sürprizli olmayacağını, okunmalı mı, evet. Yeni tanıştığım bir yazar diğer kitabını da alır kütüphaneme koyarım açıkçası.

Farklı bir anlatım tarzı var yazarın. İlk başlarda önce bir kafanız karışıyor ama sonra içine çekiyor kitap. Bir solukta okunup yüreğe dokunan bir konusu var. Başarılı.

başlangıcı biraz zorlayıcı, ama içine girdikten sonra çok akıcı ve etkileyici bir roman. Kesinlikle tavsiye ediyorum

açıkçası sonu süpriz oldu benim için. yine ilk kez okuduğum yazarlardan biri anlatımı ve tatlı karmaşıklığı güzeldi

ne söylesem az kalır, çok çok çok güzeldi

ilk sayfalarda zorlasa da giderek akıcı hale gelen ve sonu harika olan bir kitaptı.

Önce zorlandım ama sonrasında elimden bırakamadım

Çok güzel bir kitaptı . Çok beğendim. Okumak isteyenlere tavsiye ediyorum.

Çok katmanlı bir kitap çok beğendim

İlk okumamda karakterleri çözemedim başında bıraktım. Tekrar elime aldığımda okuduğuma memnun olarak kapağı kapattım.

Sabırla okuyup taşlar yerine oturunca hiç bitmesin isteyeceksiniz.Ben çok sevdim bu deli kadınları hangimiz biraz deli değiliz ki hem..Ama sanırım benim favorim yine de diğer kitabı YALNIZ

Başta karışık gelebilir ama çözdükten sonra bu hüzünlü kitaba bağlanacaksınız.

Üç kadının ü erine yazılmış , keyifli bir kitap

Üç kadının hikayesini anlatıyor. Hayalleri, hayal kırıklıkları, mutlulukları, acıları, neşeleri, karanlıklarını vurguluyor.
İlk sayfalarda karakterler anlaşılmasa da ilerleyen sayfalarda her şey yerine oturuyor.

Muazzam bir kitap, herkese öneririm.

İlk başlarda kitabın içine girmekte zorlansam da sonrasında çok ama çok beğendim

Kabuk birbirinin içinden çıkan matruşka bebekleri gibi, değişik hayatlar değişik yaşamlar

Üç kadın...üç farklı kuşak...ve onların mücadeleleri. Okunacaklar listenize eklemelisiniz

Başlarda akışı anlamak zor olsa da sonrasında taşlar öyle güzel yerine oturuyor ki... oldukça etkileyici bir roman.

Okurken duygularım birbirine girdi. Muhteşem bir dil, kurgu. Kadın ve anne kimliği çok güzel işlenmiş.

Yaklasik lk 50 sayfa biraz kafa karistirici gibi gorunse de bir solukta okudugum bir kitap oldu. kurgu gercekten cok iyi.

İlk kırk sayfada çok sıkıldım az kalsın bırakacaktım. Devamı aşırı akıcı ve şok ediciydi. Yazarın diğer kitabını okumak için sabırsızlanıyorum.

Kurgu çok güzel fakat baya yorucu bir kitap

Iki kere basladim ama ilk sayfalar çok karışık geldi ve yarım bıraktım. Zamanı gelmemiş benim için

tavsiye üzerine aldım ve çok sevdim olay kurgusu harika

zeynep kaçardan güzel bir öykü kitabı karakterleri arada karıştırsamda bağlamaları kurgusu çok güzeldi

arkadaş tavsiyesiyle aldım. hiçbir beklentim yoktu ama bayıldım

Olayların kurgusu,dili ,akıcılığı güzeldi.Okurken yaşama isteğim bitti.melankolik üç kuşak yaşam öyküsü

gerçekten çok ama çok iyi yazmış. bir tavsiye üzerine alıp okudum pişman olmadım.

Üç ayrı kuşak, üç ayrı kadın, üç ayrı yaşam ve onları birbirine bağlayan onları birleştiren ortak nokta kabukları. Kendilerini içine hapsettikleri o kabukları. Ne olduysa içlerinde yaşayıp dışarıya yansıtamadıkları. O kabukda gizlenip hayatı terkedişleri. Bir yandan o kabukdan kurtulmaya çalışırken diğer yandan o kabuğa sıkı sıkıya tutunmaya çalışmaları.

yorumlardaki gibi kitabın yarısına kadar kim kimdir anlamaya çalıştım. olay örgüsü güzel, dili akıcı ancak sürekli karakterleri çözmeyi çalışmak okurken yoruyor.

İlk başlarda karışık gelse de sayfalar ilerledikçe elinizden bırakamıyorsunuz.

Kitabın ortalarına kadar kimin kim olduğunu anlayamıyorsunuz. Bu da sizi okurken hep tedirgin ediyor. Kendimi olaylara veremedim. Yarım bıraktım.

Beklentilerimi karşılamadı, ne yazık ki...

Mükemmel bir kitap. tüm tavsiyeleri hak ediyor.

Bambaşka bir kitap.....
50 sayfaya kadar karakterleri çözemedim kim kimdir nedir.....
Sonra çözülünce anladım....
3 kuşak kadınların hikayesi....
Anneanne Sabiha.....Kızı Sezin.....Torun Füsun..
Sabiha kız kardeşi Saliha.....
Fakirlik,yokluk,eşi tarafından terkedilen Sabiha tek başına 2 çocuğunu büyütmesi....Yıllardır uyuması....Terzicilik yapması....
3 kadınının herşeye rağmen ayakta kalması.....
Icsel konuşmalar......
Aile....sevgi....aşk.....mutluluk......aile sırları.....annelik....acılar.....
Hüzün.....ölüm......delilik....
Hüzünlü bir roman....
Basta karışık gibi gelebilir, sabredin okumama değdi....

Başta kim kimdi diye karıştırıyorsunuz ama sonrasında düğümler öyle bir çözülüyor ki, içine içine işleyen bir hikayeye dönüşüyor kitap.

kadın yazardan bir kadın hikayesi ok başarılı

Kitabın başlarında kim kimdi, hiç ilerlemeyecek diye düşünürken bir anda elinizden bırakamayacağınız bir hale geliyor. Çok beğendim. Oldukça başarılı bir hikaye ve anlatım

Eger farklı anlatım tarzıyla kitap okumak isterseniz bu kitap derim.. Ben elimden bırakamadım, hızlı okumayi keşfettim sayesinde.. Harika, muhteşem... kaçırmayın bu dünyayı

Kabuk kitabını okumak puzzle yapmak gibiydi… kitap sonlara yaklaştığında ilk sayfalarda anlam veremediğiniz her şey anlam kazanıyor… Kadın olmak , Anne olmak, Kız çocuğu olmak , Kardeş olmak Ve kabuğuna dönmek…

Evet herkes aynı yorumu yapmış dogru ilk 40 sayfa yazar ne anlatıyor acaba diye okudum. Sonradan açıldı konu ve beni icine cekti cok begendim. Ama ince bir kitabi okurken 40 /50 sayfa ne anlatıyor kitap diye düşünmek istemem . Yine de tavsiye ederim. Duygu dolu bir kitap

Okuması biraz zorlayıcı ama güzel..

İlk kırk sayfa sabırla ve sonrasında da dikkatle okumalısınız. Önce kim kimdir, ne nedir, kimin başına ne gelmiştir bir anlayıp; sonra gerçekte kimin kim olduğunu, aslında kimin başına ne gelmiş olduğunu çözmeye başlıyorsun. Anneanne, anne,evlat,teyze vs tümü travmatik bir aile ağacı ile karşı karşıyayız ve her biri son dönemin popüler aile diziliminin gözde adayları olabilirler.

Kadın olmak... Acımak, acınmak, acıyana ve acıtana acımak... Kadını anlamak... Başkalarının gelgitlerine oturup kendini beklemek ve bunda ısrarcı olmak... Çünkü buna gereksinim duymak... Çünkü kadınsın sen! Bir sözün samimiyetine vefa gösterebilmek bir ömür... Düşüncelerle hakikatler arasında gidip gelen kimi zaman savruk kimi zaman isabetli bakış açıları... Sorgulatıyor. Başta "Ne diyor bu kadın?" dedim. Sonra tanımanın ve anlamaya çalışmanın azizliğine uğradım. İlköğretimden beri kitapların büyüttüğü bir benin gözlerinden yaş akıtan üçüncü kitap oldu. Dut yemiş bülbül gibiyim şimdi. Anlamak ne mübarek mefhum ya Rabb! Birinin iç dünyasında kendine yer bulabilmek... Birinin ellerindeki sıcaklığı yorgan edinmek... Hisleri bölüşmek... Kitaplar bizimle hislerin diliyle konuşuyor. Aklın tarif edemediğini yaşatmaya yetiyor duygular. Duygular, detaylar, acılar, olanlar, olamayanlar, olması gerekenler... Okuyun, şahit olun.

“… kendime bakıyorum. İçime, dışıma. İçim binlerce kez ayrıldı parçalara, binlerce kez toparlandı yeniden.”(s.177)
•
Üç kadın ve çevrelerinde kadınlar.
Aklı yitmişler. Yitmek neyse sanki?
•
Hapsedilmeye çalışılanlar.

Kendi kabuklarına mı? Hayır.
Onlara biçilen kabuklara.
Peki kırma isteği, arzusu, beklentisi? Elbette.
•
“… insanın kendi olması ne zor şeydir. Benim gibi bir kendi olması.” diyecek ya bir yerinde romanın. İşte burada gizli bence kırılan kabukların esrarı. Burada gizli başkaldırının gizi. Burada gizli haydi demenin izi.
•
İyi bir eser, Kabuk. Zeynep Kaçar’dan bir ilk roman. Buyurun.

Her sayfasında şaşırtan bir kitap iyisi okumuşum.