Çit Hakkındaki Yorumlar

heyecanla okuyacağınız ve içiniz burkacak bir kitap.

Konunun güzelliğini tartışmasız kabul ediyorum ama kitapta baskı hataları var ve daha detaylı yazılmasını isterdim. Elden geçmesi gereken bir baskı...

Küresel olarak ayrımcılığı en çatpıcı haiyle gözler önüne seren bir eser

Okuduğum en akıcı kitaplardan biri..Bende unutulmazlar arasına girdi.

akıcı, insanı sıkmayan ve gereksiz yere sayfa sayısının arttırılmadığı bir kitap. bir çırpıda okunabiliyor. tavsiye ederim.

içim acıyarak okuduğum heyecan verici bir roman...

kitabının varlığından habersiz filmini izlemiştim ve inanılmaz etkilemişti beni. filmi bu kadar güzelse kitabın güzelliğini siz düşünün artık.

3 Küçük Aborjin kızın, yaşadıklarında upuzun, okurken kısacık gelen heyecan verici mücadeleleri okumaya değer.

Çok güzel bir kitap..Kısa oluşu ve kesinlikle sizi sıkmaması böyle konular için önemli..Bu da son derece iyi işlenmiş bu kitapta..Aldığım gün bitirdim sizde kitabı elinize aldığınızda bitirmeden bırakamayacasınız..

harika bir kitaptı. okunmasını tavsiye ederim

asimile edilişin dili. bu hikaye ; akıcı olmak kaydıyla, daha detaylı anlatılabilirdi. çok tekdüze, yüzeysel geldi. yine de okunmasını tavsiye ederim. özgür ruha sahip olanlar bizlere hitap ediyor

bu kitabı çok beğendiğimi söyleyebilirim. özellikle yaşanmış olayları anlattığı için ilgimi çok çekti ve beğenerek okudum.. aynı zamanda tarihle de biraz ilgiliyseniz keyif alınacak kitaplardan birisi. ayrıca olayları böyle belgelerle anlatmayıp insanı bilgi yığınlarına boğmadan sadece roman tarzında yazılmış olması da çok iyi..

İlk çıktığı zaman büyük bir heyecanla okumuştum. Geçenlerde tekrar okumaya başladım. İnanılmaz güzel. Kitabı okuduktan sonra filmini de izlemelisiniz bence.

Molly ve iki kuzeninin ailelerinden ayırılıp, asimile edilmeye çalışılmaları sonucunda kaçıp tekrar geri dönme yolculuklarını anlatıyor. Okuyunca yüreğinizi sızlatacak sevgi ve umut dolu bir kitap.

Bir ırk, kökenlerinden kopatılarak zorla mükemmeleştirilmeye çalışılırsa ne olur? İnsan, var oluşunda zorla farklılaştırılmaya nasıl direnir? Direniş, ırk, dil, cinsiyet, yaş gibi faktörleri tanır mı? Yanlış, bu kadar göz önündeyken nasıl kabullenilir? Bu soruların cevaplarını bulabileceğiniz, sürükleyici ve güzel, bir yandan da okurken kitabın baskısından kaynaklanan imla hataları nedeniyle dikkatli okumanız gereken bir kitap..

Ey özgürlükten bahseden ilginç karakterli insancıklar bu yaptıklarınıza ne cevap vereceksiniz bizim aslı alakası olmayan ermeni soykırımı dediğiniz saçmalığın hesabını soran kıt beyinliler birde dönün bakın geçmişte siz ne yapmışsınız!!...Bu kitapları mutlaka okuyun arkadaşlar..

daisy gracie be molly evlerinden zorla alınarak aborjin kızların toplandığı, evlerinden çok uzak bir yurda götürülür. Kızlar bu yurda gitmeyi hiç istemezler ama en sonunda varırlar yurt soğuk hapisaneyi andıran ve yemekleri çok kötü bi yerdir.En sonunda kayvaltı saatinde bu kızlar kaçmaya karar verirler ve yola düşerler. Amaçları tavşan geçirmez çiti takip ederik evlerini bulmaktır. yolda birçok engelle karşılaşırlar. Görevliler bunları takip eder. Ve Gracie pes ederek bir tren istasyonuna gider. Ama diğer iki kız sonuna kadar mücadele eder ve evlerine varmayı başarır.

Muhteşem bir özgürlük hikayesi okuyacaksınız; aynı zamanda bir insanlık dramına şahit olacaksınız. Avustralya istila eden beyaz adamın bir kültürü, medeniyeti nasıl çökerttiğini göreceksiniz. Beyaz adam yerlilerin topraklarını çaldıkları gibi onların çocuklarını da çalmıştır. Melez çocuklar toplama kamplarında güya eğitilip hizmetçilik yapmaları için çiftliklere dağıtılmaktadır. Bu duruma isyan eden 3 çocuğun tabiri caizse ejjderhalarla savaşını okuyacaksınız. Molly, Daisy ve Gracie'nin hikayesi eski çağ efsanevi kahramanlarınınkinden hiç de geri kalır değil.

BU kitab, Marlo Morgan'ın "Bir Çift Yürek" ve "Sonsuzluğun Mesajı" adlı eserlerinden sonra ülkemizde ciddi bir ilginin konusu olan Avustralya yerlileri Aborijinler ve son yüzyılda vahşi batılı işgalciler tarafından uğratıldıkları yıkım konusunda ciddi bir tanıklık içeriyor. Filme de çekilen kitabın öyküsü "uygarlaştırılmak" üzere toplumlarından tecrid edilerek eğitim kamplarında toplanan aborijin çocuklardan "bozkurt" meşrepli birkaçının bu esaret halkasını kırarak 2000 km.lik bire yolculuğa girişmesini konu ediniyor. Olayın üzerinden henüz 100 yıl bile geçmemiş olması bugün tüm dünyayı zorla "uygarlaştırma" misyonuna kendini memur eden Batı uygarlığının ne denli "uygar(!)" köklere sahip olduğunu göstermesi açısından bir belgesel olarak dikkatle okunmalı.
Öykü kurgusu olarak son derece yavan olan kitabın dikkate alınması gereken yönü de bu zaten.

Kitabı elinize alıp okumaya başladığınızda, hikayenin kahramanlarıyla sizde aynı heyecanlı serüvene kapılıyorsunuz. İçlerinde taşıdıkları yaşama umudunu, sevdiklerine kavuşma arzusunu hissediyor aynı zamanda da çektikleri acılara ortak olup yakalanma korkusunu onlarla beraber paylaşıyorsunuz. Bir solukta okuyacağınız bu kitap, doğruyu bildiği, sevgiyle yoğrulduğu topraklara dönmeye çalışan üç kızın bize özgürlüğün bazen ne kadar yakın bazense kadar uzak olduğunun güzel bir örneği.