Bu roman neden muhteşem bir mizah romanı? Çünkü Güney Afrikalı küçük ve zeki bir kızı alıp İsveç'e götürüyor, Mossad ajanlarıyla, bir atom bombasıyla, ikiz erkek kardeşlerle, onlardan birinin asi kız arkadaşıyla, kız arkadaşın kontes büyükannesiyle, İsveç başbakanı ve kralıyla ve Çin devlet başkanıyla şaşkınlıklar içinde bırakan matrak ve heyecanlı bir maceraya sürüklüyor. Çünkü hikâye 30-40 yıl sürüyor. Çünkü bir patates kamyonuyla devlet erkanı kaçırılıyor. Çünkü İsveç'te bir atom bombası 20 yıl bekliyor ve sonra Çin'e kakalanıyor. Çünkü 2 erkek kardeşten biri resmi olarak yok. Çünkü Beyaz Saray'da bir bovling salonu, İsveç'te Bukowskis adında bir müzayede salonu olduğunu öğreniyorsunuz. Çünkü patates tarlalarıyla sermaye yapıp ülkenin en meşhur siyaset dergisini çıkaranları ve ikinci sayısında acemi anarşistlerin olayı eline yüzüne bulaştırmasını muz kabuğuna basıp düşen ama canı hiç yanmayan bir at yavrusunu izler gibi gülümseyerek izliyorsunuz.