Bu on dört hikâyenin tamamına yakını, Van, Bahçesaray'ın Elmayaka köyünde ve yazarın dayısının köyünde geçmektedir. Bu hikâyelerin ne kadar kurgu, ne kadarı yaşanmış olduğunu başta yazar ve yakınları bilecektir. Bu hikâyeler, köy-kent kıyaslama ve gidiş gelişlerinden ziyade, köydeki hayatın zorlukları ve daha çokta özlemle yâd edilmesinin güzellikleriyle yol alındığı görülmektedir. O günlere dair sevgi ve bilgi katılmış muhabbetlerle işlenmiş yaşanmışlıklar okudum. Hayatın sadece imkândan ibaret olmadığı, daha çok vicdan meselesi olduğunu hatırlatıyor bu hikâyeler bize. Günümüze oranla tevekkülün ve şükrün daha çok olduğu yıllardan bahsediyoruz vesselam.