Carlos Castaneda, doğadışı güçlerinden ötürü Güneybatı Amerika halkının korkup çekindiği bir Yaqui Kızılderilisi olan don Juan'la ilk kez 1960'ta tanışmıştır. İlk beş yıl boyunca don Juan'ın gizli bilgisi, Castaneda'yı, batı uygarlığında rastlanmayan kimi kavramlar aracılığıyla, bir güzellikler ve korkunçluklar alemine götürmüştür. Castaneda, sanrılandırıcı bitkileri-peyote, jimson otu ve 'humito' denilen bir mantarı-kullanarak bir takım tinsel varlıklarla, kurt kılığına girmiş şanamlarla ve karga kılığına girmiş 'ölüm'le karşılaştığı deneyimler yaşamıştır. Peyote tanrısı Mescalito'yla üç kez karşılaşmıştır. Ve sonunda, yaşamının, bugüne dek kendisinin de açıklayamadığı güçler tarafından tehdit edildiğini gördüğü dehşetli bir geceden sonra, bir Bilgi Adamı olma çabalarından vazgeçmiştir. Castaneda, bu olağanüstü kitabını, aylar süren bir kararsızlıktan sonra yazmıştır.