İlkellerdeki simgeler ve mistik deneyimi onların zihinsel yapılarından yola çıkarak açıklamaya çalışıyorum. Burada sorulan soru şudur: Bu simgeler ve bu deneyime özgü belli başlı özellikler hangileridir ve bu sorunun yanıtını ilkellerin zihinsel yönlendirilmesi ve zihinsel farklılıkları doğrultusunda mı aramak gerekmektedir?
...
Pek çok karışıklığa yol açmış olan "ilkeller" ve "mistik" (gizemli) gibi iki terimi burada da kullanmayı sürdürüyorum. Bir kez daha bu konudaki anlam karmaşasından kaçmaya çalışacağım. Sözcüğün yazılı anlamında "ilkeller" olarak adlandırılan insanlar, bize tarihin o ilk başındaki insanlardan çok daha yakın olup, günümüz dünyasında bizim en eski atalarımıza tekabül edenlerdir. Bu, gelişmeci varsayıma dayalı bir yaklaşım olup, bunun olgular aracılığıyla kanıtlanması oldukça zordur. "İlkeller" sözcüğünü kullanmayı sürdürmemin nedeni, genellikle herkesin kullandığı bir terimi kullandığımı gösterebilmektir. Eskiden "vahşiler" olarak adlandırılan, bizden ne daha çok ne de daha az ilkel olan, töreleri ve kurumları bizimkilerden farklı olan, bizden daha aşağı ya da geri kalmış olarak nitelendirilen toplumlara atfedilen bir sözcüktür.
...
"Mistik" (gizemli) sözcüğüne gelince daha Giriş bölümünden itibaren bu sözcüğün hangi anlama geldiği kolaylıkla anlaşılmaktadır. Zihinsel İşlevler başlıklı çalışmamda, bu sözcük ilkel zihniyetin en önemli özelliğini belirlememi sağlamıştır. Bu sözcüğü biraz da çekinerek kullanmış ve yol açabileceği yanlış anlamaları önlemeye çalışmıştım. "Daha iyisini bulamadığım için bu terimi kullanacağım" demiştim. Bizim toplumlarımızda oldukça farklı bir şey olan dinî mistisizmi çağrıştırmak gibi bir niyetim yok. Burada "mistik" sözcüğünü güçlere, etkilere, duygular tarafından algılanamayan ancak yine de gerçek olan eylemlere olan inanç anlamında kullanıyorum.
Lucien Levy-Bruhl