Toplam yorum: 3.253.599
Bu ayki yorum: 5.625
E-Dergi
Zahide Akkuş Tarafından Yapılan Yorumlar
Babasız kalmış ama ona yol gösteren yıldızsız kalmamış bir çocuk olan Mustafa ve onun ilham veren hayatı... Mustafa'nın yaralı kalbine dokunan bir öğretmenle başlayan iyiler geçidi, bir ev sahibi, bir berber, bir tamirci tanıdığı tanımadığı birçok insandan oluşuyor ve onu hayallerine ulaştıran yolda birer yıldız oluyor.
Azim, kararlılık, iyilik, vefa, sevgi, dostluk, çalışkanlık... içinde pek çok değer barındıran bu kitap bir öğretmen olarak okurken benim de gözlerimi yaşarttı. Ortaokul öğrencilerine çok katkısı olacak bu kitap mutlaka okunmalı.
Kitabın başında akson, nöron, sinaps, limbik sistem derken bir biyoloji kitabımı okuyoruz dedim ki bu bilimsel kısım bile öyle güzel örneklendirilmiş ki herkes bilimi böyle anlatsa diyorsunuz.
Bu bilimsel kısmın devamında ödül, ceza sistemi beyinde nasıl çalışır, dopaminin etkisi nedir, bizi mutlu eden etkinlikleri birlikte mi yapmalıyız, motivasyonun sağlanması için dopamini nasıl ise koşabiliriz, bağımlılıkların dopaminle ilişkisi nedir, bağımlılıklardan nasıl kurtulabiliriz, uzun süreli mutluluğun sırrı nedir gibi pek çok soruya bilime dayalı verilerle bilimsel olmayan, kişisel gelişim tadında, sohbet havasında bilgilerle cevap bulacağınız harika bir kitap.
Gençlerin de okuması gerektiğini düşünüyorum.
Çocuklarla felsefe yapılabilir mi, nasıl yapılabilir, felsefe yapmanın faydaları nelerdir, hangi sınıfta hangi etkinlikler uygulanabilir? Bütün bu soruların cevabı, yaş yaş felsefe etkinlikleri bu kitapta.
Gönül istiyor ki çocuklara çok bilgi yüklemek yerine onların içindeki cevheri ortaya çıkaracak etkinlikler yapılsın, çocuklar düşünsün, konuşsun, düşüncelerini ifade etsin, başkalarının düşüncelerine saygı duysun. Ama öyle olmuyor işte. Öncelikle öğretmen arkadaşlarıma ve ebeveynlere tavsiye ediyorum kitabı.
Gücü eline alanın zulme başladığı, mazlumun zalime dönüştüğü bir dünya.
Birbiriyle alakasız yedi kişiyi yazar nasıl buluşturacak dediğiniz, bu birbirinden farklı hayatları okurken belki bir nebze heyecanınızı kaybedebileceğiniz bu kitabın sayfalarında ortaya çıkan bir köpek ve bir mağara bu kişileri buluşturmaya yetiyor.
Yedi uyurlar üzerine kurgulanmış bu kitapta Nazan Bekiroğlu 'nun üslubuyla zulmün değişen faillerini ve mef'ullerini göreceksiniz.
Kitabın adını okuyunca aklınıza çavdar tarlasında oynayan çocuklar, çavdar tarlasında büyüyen çocuklar, çavdar tarlasında hayal kuran çocuklar veya çavdar tarlası için mücadele eden çocuklarla ilgili bir kitap olduğu düşüncesi gelebilir ama bunların hiçbiri olmadığı gibi bir çavdar tarlası da yok. Her şeyden nefret eden veya her şeye biten, sahtekarlıklardan nefret eden ama yalanları ardı ardına sıralayabilen, sürekli ölmek üzere veya kusmak üzere olan bir ergenin gözünden okulu, ailesi, arkadaşları ve hayatındaki her şeyle ilgili izlenimleri var. Sürekli uçlar arasında gidip gelen bir zihin yapısına sahip bu gencin psikolojik bir sorunu var ama bunu işin uzmanları daha iyi bilir. Bir Amerikan filmi seyrediyor gibi "Tanrı aşkına", "lanet", "bilirsin" "hadi dostum" kelimelerinin sık sık geçtiği bir anlatıma sahip.