E-Dergi

"Hüküm Allah'ındır" ayetini sloganlaştırıp Allah adına hüküm veren şeytanları anlama klavuzu olarak da okunabilir.

Ortadoğu'da çokça mesai yapmış bir gazetecinin kaleminden Türkiye'nin Arap Baharı sürecinde Ortadoğu'da izlediği dış politika incelemesi. Bir gazeteciden beklenilmeyecek derinlikte ve dolulukta bir kitap. Genel itibariyle Türk Dış politikasını iyimser bir bakışla analiz ediyor. Tek eksik yönü Mısır darbesi ve gezi olayları öncesinde yazılmış olması.. Konunun meraklıları mutlaka okumalı.

2.Dünya savaşı sonrası Amerkan dış politikası hakkında ciddi bir çalışma. Komplo teorilerinden, abartılı yorumlardan, propoganda gayretinden uzak durularak, aktörler politikalar ve olaylar mümkün olduğunca nesnel bir yaklaşımla ele alınmış. Ancak kitaptan tam istifade edebilmek için 20. yüzyıl siyasi tarihini anahatlarıyla bilmek, uluslararası sorunlar hakkında kulak dolgunluğuna sahip olmak gerekiyor kanımca. Yazarlar, ABD 'nin hem devlet hem toplum olarak kendisini yeryüzünde nasıl konumlandırdığını, uluslararası sistemi nasıl algılayıp anlaşmazlıklara karşı hangi saiklerle ne tür politik refleksler geliştirdiğini bazen sıkıcı olabilecek kadar ayrıntıyla analiz ediyor. Okunmalıdır.. Okunsun.. Okunabilir..

"Sahih hadis" kaynakları olarak gördüğümüz Kütüb-ü Sitte'de ve büyük mezhep imamlarının hadis,siyer,meğazi kitaplarında bile Peygamberimizi yüceltme adına ne kadar sapıkça rivayetlerin, yorumların bulunduğu ve işin kötüsü bütün bu sapıklıkların "sünnet-i seniye vs." olarak Kurandan sonra ikinci kaynak kabul edildiği konusu kitabın en can alıcı yeri. İslamoğlu,Peygambere nasıl akıl almaz iftiralar, utanç verici meziyetler izafe ederek onu yüceltme eğiliminin arkasındaki sosyo-psikolojik nedenleri inceliyor. Kitabın mottosu "Peygamberimize "postacı" misyonu veren de onu Allah'a ortak koşup tesniye (ikileme)ciliğe düşen de aynı şekilde Hz. Muhammed'in (s.a.v) örnekliğinden mahrum kalır. Özellikle aklını ve vicdanını şeyhlere dervişlere hacı-hocaefendilere kiralamış "hadis"leri Kurana rağmen nass kabul eden müslümanların kesinlikle okuması gereken bir kitap.

Kitap akademisyenlerin makalelerinden teşekkül etmesine rağmen akademinin sıkıcı, zorlama, özentili ve kavramsal dilinden uzak, akıcı, anlaşılır metinlerin bulunduğu bir derleme. 2010'un son günlerinden itibaren Ortadoğu'da neler olup bittiğini, Türkiye'nin Ortadoğu politkasını, Arap Baharı denilen sürecin mahiyeti üzerine önemli ve ilginç bilgilere yer verilmiş. Pek fazla orijinal bir tespit ya da sentez mahiyetinde bir içeriğe ulaşamasak da Ortadoğu politakasının resmini görmek açısından okunabilir.