E-Dergi

Kitapta betimlemelere sıkça yer verilmiş hem mekanlar betimlenmiş hem de insanlar bu yüzden okurken gözleriniz kitapta olmasına rağmen bir filmin içine dalmış hissediyorsunuz kendinizi.
yalnız juliayı hiç sevmediğimi belirtmek isterim...

ilk başlarda mahkeme salonunda yaşananlarla roman tadında başlayan kitap sonrasında yine bunu yaparsan şu şekilde mutlu olursun evresine geçince benim de sıkılma evresine geçtiğimi farkettim...
Kişisel gelişim kitaplarına karşı antipatim devam ediyormuş onu farkettim...
Yazım tarzında da bir durağanlık vardı beni rahatsız eden...

"Aşk sihirli bir yolculuktu, yalnızca bir kez yapılacak bir yolculuk, geri dönülemeyen bir yolculuk. Ve sonraki tüm aşklar o ilk coşkunun yeniden hatırlanması, yeniden yaşanmaya çalışılmasından başka birşey değil..."
***
Uzun süredir saplantı haline gelmişse acılarınız içiniz rahat okuyabilirsiniz. Ama yenilenmek üzereyseniz eğer biraz daha bekleyin derim bu kitabı okumak için...

oldukça sıkıldığım bir kitaptı ...
Yorumuma bu şekilde başlamayı istemezdim ama, beni ne konusu, ne dili, ne de üslubu etkilemedi.
Kitap sanal aşklar üzerine yazılmış hikayelerden ibaret, sanal aşklar için yaşın önemi olmadığını vurgulamış. Ama aşkı bu şekilde anlatması da oldukça rahatsız etti beni. Sanal yaşana saplantılı duygulara aşk denilmemesi gerektiğini düşünmekteyim.
Dili de o kadar sadeydi ki; edebi bir uslubu olmadığı kanısına vardım nedense...
Okumak isteyenleri etkilemek de istemem ama ben beğenmediğimi dile getirmek istedim.

kitap hakkında hiçbir bilgim olmadan, hiçbir yorumu okumadan başlamıştım kitabı okumaya. Konu önce bir aile trajedisi mi diye başlarken birden yasak aşka dönüşüyor, konudan sıkılmak üzereyken, aykırı bir aşka dönüşüyor....
yani diyeceğim o ki o kadar etkileyici geçişler ve o kadar gizli kapaklı kalmış bir konu ele alınmış ki...
kitabın gidişini tahmin edemiyorsunuz. içinizdeki merakı bastırmak amacıyla da bir solukta okuyup bitirebileceğiniz bir kitap Ayşe Kulin'i tekrardan tebrik etmek istedim...