E-Dergi

Cemile'yi okudum; küçük bir kitap ama Aytmatov gibi bir yazar için biraz sığ ve basit kalmış. Her meşhur yazarın bütün eserleri güzel olmayabiliyor. Daha çok ortaöğretim döneminde okutulabilir.

Nazım Hikmet'in vatan özlemi ve ülkesini ne kadar sevdiği şiirlerine yansıyan dizelerden anlaşılıyor. Ne yazık ki, böyle bir insanın ölümünden ancak yıllar sonra ülkesinde kıymeti kısmen de olsa anlaşılmaya başladı. Keşke tarafsız bir gözle düşüncesi ne olursa olsun bütün aydınlarımızı okuyup anlamaya çalışabilsek! Düşünce ve fikir özgürlüğüne ne kadar çok ihtiyacımız var.

Doktor Jivago adlı romanıyla ün kazanan ve 1958’de Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülen Boris Pasternak, hayatında karşılaştığı dönemin önemli şair, yazar ve düşünürlerden bahsederek kendi dönemindeki aydınlar hakkında kısa da olsa önemli bilgiler aktarıyor. Bir süre Gürcistan'da bir dostunun evinde misafir kalıyor. Sovyetler Birliğinin en çalkantılı döneminde yaşayan Pasternak, o dönemi merak edenlere kısa ve öz bilgiler sağlıyor.

Adliyede çalışan, çevresini ve insanları yakın gözlem altında tutarak tanımaya çalışan bir kişinin kendisini nasıl geliştirdiği ve bu konuda yaptığı keşifleri dile getirerek tecrübelerini kitaba aktarmış. Yeteneklerini geliştiren herkesin belirli başarılar kazanacağı ve insanları tanıyabileceği hususları incelenmiş. En önemli şey tabii ki gözlem yapmak!

Maksim Gorki, kendisi de bir kitap kurdu. İmkansızlıklar içerisinde kendisini yetiştirmiş büyük bir yazar olmuş birisi. Kitap biraz fazla ayrıntılı olmuş ancak yine de akıcı ve okunabiliyor. Hayatın zorluklarından pek habersiz ve rahata alışmış günümüz çocuklarının okuyup hayattan ders alması gerekiyor. Çok rahat hayat sürenler ileride karşılaştıkları zorlular karşısında kolayca pes ederler.