E-Dergi

Dayak ile eğitim verilen bir çocukluk döneminde yaşayan yazarımız, bu yöntemin çocuk ruhunda yol açtığı yaraları ,Falaka uygulanırken duyduğu dehşeti, babasız bir çocuk olarak en son eğitim aldığı Darüşşafaka cemiyeti günlerini, çocuk yaşta annesinden uzak çektiği hasreti anlatıyor

Eserimiz Remzi ve Refet isimli iki arkadaşın Kadıköy’ün ünlü mesire yeri olan Kuşdili’nde gezerken gördükleri Nurhayat hanımı takip ederek evini öğrenmesiyle başlıyor.Refet gördüğü Nurhayat’a birden aşık olur ve kendisine evlenme teklifi eder.Teklifi kabul eden Nurhayat ile mutlu bir yaşam sürerken Refet’in Rum güzeli Rozali’ye sevdalanarak eşinden nasıl soğuduğuna tanık oluyoruz sayfalarda.Eşinin durumundan şüphelen Nurhayat düzelmesini bekler ve hoş olmayan durumlar oluşur.Sonunda ise herkes hakettiğini yaşar.İki kadın ve bir erkek sonu ise tam bir trajedi.Yıldırım hızıyla eşine aşık olan ve sonrasında her haltı yemeyi kendinde hak gören bir erkek.Hemcinsine bile bile yapılan haysiyetsizce davranışlar

Namık Kemal'in piyes türünde bir eseridir Zavallı Çocuk. Tanzimat Dönemi yazarları görücü usulü, istemsiz ve evliliklerde yaş farkı sıkıntısını sık sık eserlerinde işlemişlerdir. Zavallı Çocuk adlı eserde de, genç bir kızın 40'lı yaşlarındaki bir paşa ile evlendirilmesi ve bunun üzerine kızın üzüntüsünden verem olup ölmesini konu alır. Peki ya sevdiği Ata... Tüm bunlardan habersiz, sevdiği kızın evlendiğini ve dermansız bir hastalığa yakalandığını son dakika öğrenir. Kendisi de bir zehir içerek onunla aynı anda can verirler. Eser çok kısadır fakat döneminde yaygın olan kızların kendilerinden çokça Büyük adamlarla evlendilmesini, görmezlikten gelinen aşkları konu alır.

1896 yılında yazılmış muhteşem bir bilim-kurgu kitabı. Pek çok filme esin kaynağı olmuş kitap, Lady Vain gemisinin kaza yaparak yolcularının bilinmeze sürüklenmesi ile başlıyor. Kahramanımız başka bir gemi tarafından kurtarılıyor. Asıl olaylar bundan sonra başlıyor. Yazar, o yıllarda genetik alanındaki çalışmaların nasıl sonuçlar doğuracağını öngörmüş ve insanın doğaya müdahalesini yansıtmış. Bilim-kurgu sevenlere tavsiye edilir.

Feridun Necdet, çapkın ve yakışıklı tabiri caizse o çiçekten bu çiçeğe gezen bir bey iken bir gün hiç ummadığı bir zamanda kara sevdaya tutulur. Kız kardeşinin sağlığı için Fener burnuna yakın köşkte konaklamaya başladıktan sonra yan köşkteki komşu kızı Meliha’ya platonik aşık olur. Ama şansa bakın ki bu kız, Necdet’in Galatasaray Lisesi’nden en yakın arkadaşı ile izdivaç yapar. Necdet adeta hüsrana uğrar. Gelin görün ki bu evlilik boyunca iki aile de dostluk ortamında görüşmeye devam ederlerken aslında Meliha’nın da Necdet’e karşı boş olmadığı ortaya çıkar. Ama bu öyle masum bir sevgi değildir. Meliha zamanla saplantılı derecesinde Necdet’e musallat olur. Ne yazık ki karakterimiz Necdet de sinirleri çok zayıf, duygusal bir kişi olduğundan Meliha’yı ne yapsa kendinden uzaklaştıramaz. Bu kara sevdanın sonu da maalesef mutlu son getirmez. Biz bu aşkın getirdiği mutsuz neticeleri, Necdet’in arkadaşına yazdığı uzun mektuptan okuyoruz.