E-Dergi

Gerçekten harika bir klasik. Victor Hugo, Jean Valjaen isimli forsanın acıklı hikayesini dönemin Fransa'sıyla harmanlayarak, farklı kesimlerden kesitler sunarak anlatmış. Kitabı kısaltılmamış olarak okumanızı tavsiye ederim. Bazı bölümler o kadar uzun ki bazen okumakta güçlük çektiğim durumlar oldu. Herşeye rağmen okunması ve kütüphanenizde olması gereken bir eser.

Mutlaka okunması gereken en önemli klasiklerden bir tanesi. İlya yayınevinin çevirisini gerçekten çok beğendim. Victor Hugo'nun farklı ve akıcı bir anlatımı var. Kitabın ilk cildinde 19 yıl boyunca kürek mahkumu olarak haksız yere hapsedilen Jan Valjian'ın topluma tutunabilme çabasını, çocuğuyla sokaklara düşmüş Fantine'nin hikayesini bir çırpıda okuyorsunuz. Dönemin Fransa'sı hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz.

Gerçekten okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Yoksulluk içinde köle gibi çalıştırılan maden işçilerinin haklı isyanı, ödedikleri bedeller, haklarını almak için yaptıkları mücadele çok güzel anlatılmış. Romanın 2. cildi daha çok grevde ödenen bedeller üzerine kurulu. Kitabı okurken kendinizi madenin içine girmiş gibi hissediyorsunuz. Mutlaka okunması gereken bir klasik...

Okuduğum en iyi kitaplardan. Kitap kömür madeninde çalışan işçilerin açlık ve sefalet içindeki yaşamlarından kurtulmak, sömürücü sermaye sınıfından haklarını alabilmek, eşitlikçi ve adaletli bir dünya kurabilmek için yaptıkları mücadeleyi anlatıyor. Kitabın içinde geçen bir cümle özellikle çok güzeldi. - İnsanların kardeş, emeğin altın olduğu, ekmeğin ortaklaşa yendiği ideal düşler ülkesi... Mutlaka okunmalı.

Emrah Serbes'in ilk okuduğum kitabıydı. Çok beğendiğimi söylemem. Yazar Gezi Parkı olaylarıyla, kopuk bir ailesi Çağlar'ın ruhsal buhranlarını, kardeşiyle, annesiyle, babasıyla ve dayısıyla ilişkisini harmanlamaya çalışmış. Ancak bence yüzeysel bir kitap olmuş. Okusanız da olur okumasanız da olur tarzında bir kitap olduğunu düşünüyorum.