E-Dergi

Dönemin olaylarını en ince detaylarına kadar anlatması, genel itibariyle objektif nitelikte olması ve kaynak olarak son derece geniş bir siyasetçi grubuna başvurulmuş olması eseri değerli kılmakta. Klasik kronolojik belgesel formatından çıkıp, söyleşi formatında yazılmış olması da esere farklı bir hava ve okunabilirlik katmış. Türkiye Cumhuriyeti Siyasi Tarihine ilgi duyanların mutlaka okuması gereken bir kitap. Tavsiye ediyorum.

Hikayenin final kısmında, mahkumu oynayan oyuncunun atlılar tarafından vurulma anı biraz zorlama olmuş ama yine de gerçekten güzel ve okumaya değer. Mustafa Kutlu Üstad; doğa tasvirlerini, pastoral betimlemeleri ve Anadolu motiflerini müthiş biçimde öykülerine serpiştiriryor. Yalın bir dile, halk ağzı ile anlatıma ve ilgi çekici konulara haiz hikayeler bu özellikle birleşince de okumaya doyum olmuyor. Kesinlikle tavsiye ediyorum.

Özellikle 1960-1990 arası dönemin siyasi olaylarının anlatımı oldukça yetersiz. Son derece taraflı bir anlatıma sahip. Ayrıca, profesör ünvanlı bir bilim adamı, siyasi tarih ile ilgili bir eser ortaya koyarken kullandığı terimlerin, olayların tarihlerinin ve kronolojinin dogru olması gereğine azami derecede dikkat etmelidir. Kitap, bu paralelde birçok hata ve çelişki içermektedir. ( Özal'dan DPT Baskanı, Demirel'den DSİ Baskanı diye bahsediliyor. DPT'nin müsteşarı, DSİ'nin de Genel Müdürü vardır.) Kesinlikle tavsiye etmiyorum. Konuya ilgi duyanlar gerek sitede gerek piyasada çok daha objektif, faydalı bilgiler içeren ve eğitici eserler bulabilir.

Mustafa Kutlu'nun bu kitaptaki hikayeleri, Orhan Kemal'in 1950-60 yılları arasında İstanbul'da geçen hikayelerini andırmakta. Anlatım güzel, dil akıcı ve pastoral güzellikleri cezbedici biçimde yansıtmakta. Okumaya değer.

Milli Şef döneminde Ankara'da bir apartmada birarada yaşayan insanların hayatlarından belli bir kesiti anlatan roman akıcı bir dile sahip. Kurgunun ve anlatımın iyi olduğunu düşünmekle birlikte, bu kadar fazla karakterli bir hikaye biraz daha uzun ve derin olabilirdi. Ayrıca; eserde, ilgili dönemdeki ahlaki çöküntünün, gayriahlaki ilişkilerin abartıldığını ve eserin, toplumun sanki tümü bu şekilde yaşıyormuş imajını yansıttığını düşünüyorum. Yine de okumaya değer.