E-Dergi

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın okunması en kolay kitabı diyebilirim.Huzur ve Mahur Beste'nin tahlillerinden sıyrılın önce bu kitabı okuyun,dilini,üslubunu kavrayın.İşin içine kattığı mizahla,gözlemleriye güzel bir dönem,modern insan ve doğu-batı eleştirisi çıkmış ortaya.

İhsan Oktay Anar da Amat'da denizcilikle ilgili terimler kullanmış,o dönemin dilini yansıtmıştır doğal olarak ama İskender Pala daha çok bildiği,öğrendiği bütün kelimeleri gözler önüne sermiş sanki.Bilinmeyen kelimeler olabilir ama herhangi bir meslek grubunun,uğraşının terimlerini herkes bilmek,herkes o dile hakim olmak zorunda değildir.Okuru bu kelimelerle sınamış resmen Pala.

"Küçük Kara Balık","Küçük Prens" ve "Momo" da okunmalı peşinden.Onlardan öğreneceğimiz çok şey var.

Türk edebiyatının en güzel ama en gölgede kalan eşsiz bir şiiri var bu kitapta : "Geri Gelen Mektup".Kitap "aşk,sadakat,milliyetçilik,tasavvuf,edebiyat,askerlik,tarih,aile,okul,din vs." gibi çok çeşitli konuları içerir.Diğer kitaplarının aksine ana tema "kahramanlık" değildir..Önyargılarınızı,Atsız'la ilgili duyduklarınızı bir kenara bırakın o dil,o öykü sizi de alsın içine bambaşka bir dünyaya götürsün.Bu arada yazmadan geçemeyeceğim Güntülü'yü ön plana çıkarırken aman Ayşe Pusat'ı da unutmayın sadakat,fedakarlık nedir ondan öğreneceğiz.