E-Dergi

İlk 100 kitap kampanyasıyla almıştım ve açıkçası kapak falan hoş olsa da çok çekici gelmemişti konusu ama en baştan itibaren içine çekti. Hani sırları tahmin bile edemiyor ve sır ortaya çıktığında bayağı şaşırıyorsunuz. Geçmiş ve günümüz hangi zaman dilimi anlatılırsa anlatılsın akıcılık değişmiyor. Ve kitaplar her ailenin dıştan güzel mutlu gözükse de içten parçalanmış olabileceğini öğreniyorsunuz. Kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap.

Alman Edebiyatı dersi için performans sınavı olmak üzere tüm sınıfla birlikte almıştım. Başta o kadar sıkıcı geldi ki açıp özetini okuyup kurtulmak istedim anca 40 sayfadan sonra öyle sardı ki kitabı bitirmem toplam 3 gün falan sürdü -ilk gün sıkılarak okumamıştım yani 2 günde diyebiliriz- dönemin tüm sorunlarını, o sırada insanların neler çektiğini -yahudi yada saf alman hiç farketmez- çok güzel bir biçimde gözler önüne seriyor. Muhteşem bir kitap, sakın alırken tereddüt etmeyin.

Herkes kitap hakkında konuşuyordu ve ben de "Neden bu kadar beğenmişler?" diyerek aldım. Aldığım gün bitti ve beni güldürdüğü kadar ağlattı. Şu malum olaya çok ağladım ama mesela yirmi üçüncü bölümün ilk iki sayfasında gülme krizine girdim. Tek sorun kitabın sonu. Aynen "Görkemli Izdırap" gibi sonu yok, yani Hazel'a neler olduğunu falan hiç bilmiyoruz.

Kitabı bitirmek için gece 2'ye kadar uyanık kaldım. İlk kitap gibi sürükleyiciliğini korumuş. Üçüncü kitap olan "The One"ın türkçeye çevrilmesini sabırsızlıkla bekliyorum.

Dan Brown'ın okuduğum 4. kitabıydı. İlk başladığımda pek okuyasım gelmediyse de sonrasında sayfaları yaladım yuttum denilebilir. Okuduğum diğer 3 kitabı gibi gayet başarılı. Bu arada David karakteri bana Robert Langdon'ı hatırlattı.