Oktay ve Serap’ın önce nefretle başlayan ilişkisi zaman içinde yerini aşka ve evliliğe bırakır. Önce iyi başlayan bu evlilik, Oktay’ın işini çok seven, adeta işiyle evli biri olup çıkması ile sekteye uğrar. Fakat Oktay karısını çok sevmektedir.
Serap ilk başlarda eşinin bu işkolik halini kabul etse bile yavaş yavaş ortaya çıkan fikir ayrılıkları, kavgalar ile evlilikleri çatırdamaya başlar. Serap fotomodel olarak kendisine yeni bir çevre kurar ve bu çevrenin odağında Bülent vardır. Ayrı yaşadıkları bir dönemde yeniden barışmayı düşünürlerken gelen bir telefon ile yine her şey biter. Bülent bu evliliğin yıkılmasında büyük rol oynar ve sonunda Serap’ı yüzüstü bırakır.
Emel harika bir dost. Serapı koşulsuz seven, hatalarını acımasızca eleştiren biri. Kardeşi kadar sevdiği arkadaşının evliliğini bütün uğraşına rağmen kurtaramaz, fakat yine de onun en zor zamanlarında yanında olur
Serap, eşi Oktay’ı, İşini, Annesini kaybetmesi ve Emelinde Amerika’ya gitmesi ile boşluğa düşer ve …
insan; kariyeri için neleri kaçırdığını, evlilikte fedekarlığın, hoşgörünün, güvenin önemini, çiftlerin ve herkesin birbiri ile konuşamamasının (çağımızın hastalığı) sonuçlarını ve iyi bir dostun ne anlama geldiğini iyi düşünmelidir diyorum.
Kısaca hani eskiden seyrine doyamadığımız, Yeşil Çam’ın çok güzel filmleri vardı. Tam onların tadında harika bir roman.
Yazarın eline sağlık harika bir roman yazmış. Bütün kitap severlere tavsiye ederim."