E-Dergi

1930’lu yıllarda ABD’de yaşanan  sanayileşme sonucunda toprakları elinden alınan evsiz kalan ve karın tokluğuna çalışan insanların dramı. Kapitalizmin laneti ve insanları uğrattığı yıkım, açlık ve sefalet  yüzünden evlerini terk edip  yollara düşmek zorunda kalan insanlar. O günden bu güne acaba ne değişti?

Göç dünya tarihinin değişmez bir gerçeği ve bir insanlık dramıdır. Kitapta Balkanlardaki göç olgusu analiz ediliyor ve bütün detaylarıyla sebep ve sonuçlarını veriyor. Kitapta benim en çok dikkatimi çeken bölüm Osmanlının içinde bulunduğu ve zamanın zor şartlarına rağmen  göç konusundaki hassas tutumu ve iskan siyaseti hakkındaki bilgiler. Kitap Osmanlıdan cumhuriyete kadar olan göçleri ele almış ayrıca verdiği  resim,  bilimsel tablo ve rakamlarla tam bir kaynak eser olmuş. Konuya ilgi duyanların mutlaka okuması gereken bir eser.

Kitabın önsözündeki bu cümle aslında kitabı özetliyor " Tarihi eserlerini kaybetmiş bir şehir, anılarını kaybetmiş bir adam gibidir." Gramem Shankland
Şehir düzenlemesi adı altında tarihi eserlerimizi bir bir nasıl yok ettiğimizi göreceksiniz.Bunları görünce yurtdışındaki ecdad eserlerimizin yok edilmesine şaşırmamak gerekiyor. Eminim İstanbul gibi nice şehirlerimizinde herhangi bir gerekçeyle anıları geçmişi yok edilmiştir. Kitabı okurken o dönemin yöneticilerine karşı bir nefret hissi oluşuyor. Kitap daha kapsamlı olabilirdi ama fotoğraflarla desteklenmesi çok iyi olmuş. Sıkılmadan ve merakla okunacak bir kitab...

Ayasofyanin sıradan bir camii veya kilise veya müze olmadığını anlatan ve bunu tarih ve resimlerle destekleyen güzel bir kitap. Allah bizlere Ayasofyada namaz kılmayı nasip eylesin...

Livanelinin okuduğum ilk kitabı. Etkileyici ve duygusal bir roman, tavsiye ederim...