E-Dergi

katil yine küstah...
zeka yine üstün...
poirot yine poirot...
sadık dost hastings yine hastings...
insan yine insan...
ve ölüm yine ölüm...
hepsi üzerine düşen rolü harika bir şekilde oynuyor.
poirot hayranları ilk fırsatta okumalı...

KRALİÇE yine yapacağını yapmış ve hiç beklenmeyen bir sonuçla okuyucuları şaşkınlığın zirvesine çıkarmış.
katili hem tahmin etmeniz mümkün değil, hem de etmemeniz... okuyanlar defalarca bıçaklanan bu adamın katili hakkındaki bu garip bilmeceyi anlamış olmalılar.
gerçekten her cinayet bir suç mu veya gerçek suçu nerede aramalıyız sorularını insana sorduruyor.
POIROT a gelince ; pos bıyıklarıyla ve keskin gri hücreleriyle sevimliliğini ve zekasını olay boyunca yine ortaya koyuyor

Agatha Christie nin genel tarzının dışında kalmasına rağmen onun klasiklerinden biri olarak tanımlanan kitap, bu sıfatı sanırım gerilim dolu olmasından ve harukulade heyecanlılığından dolayı alıyor. her zamanki gibi şaşırtıcı ve çarpıcı bir son, her zamanki gibi insanda merak hissini artıran bir gidişat ve her zamanki gibi başarılı bir polisiye..Agatha Christie insanı BİLİNMEYEN (UNKNOWN) sona doğru sürüklerken, suç ve ceza mefhumlarını da mercek altına alıyor ve insanı düşündürüyor. meraklılarına kesinlikle tavsiye ediyorum.

kitabı yorumlayan diğer üyelerin de üzerinde durduğu gibi, Peyami Safa doğu ve batının dünya görüşlerini , karakterlerde müşahhaslaştırıyor. Gerçekten sıcacık bir film tadında okuyana kendini sevdiren sade bir roman.

kitap Cengiz Aytmatov un iki hikayesinden oluşuyor.
birincisi cemile , yabancı yazarlardan biri tarafından "en güzel aşk hikayesi" olarak tarif ediliyor ve bu yönüyle onun gözünde dünya klasiklerindeki aşkları bile geride bırakıyor.Fakat ben o kadar etkilenmedim.
Asıl güzel olan ise Sultanmurat. İnsanın çaresizliğine, emeğine, ümidine, hayalkırıklıklarına, aşklarına, korkularına ,savaş gibi gerçek acılarına dair ne varsa hepsini bu kitapta yaşar gibi oluyorsunuz. herkes okusun isterim.