E-Dergi

ünlü daralması niye yok acaba asaf ın şiirlerinde

şiir kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır tanımına oldukça uyan şiirler var.

Doğrusu önce orijinal metinler lugatçe ile birlikte verildikten sonra hikayelere yer verilseydi daha iyi olabilirdi. Bu haliyle şiirleri okumaya üşeniyor insan.
Türk edebiyatının asude şairlerinden olan AKİF'i, onun sanat anlayışını anlayabilmek adına böyle bir yol denenmişse, bunun büyük ölçüda amacına ulaştığını söyleyebilirim. Özelliklere gençlerin istifa etmesi gereken bir cep kitabı. Eski eserlerin böyle bir yolla yeniden gözden geçirilmesi, sadeleştirilmesi hakikaten gerekli.
AKİF'in şiirlerinin manzume tarzında kaleme alınmış olması, sanat yönüne hiçbir zarar vermiyor. Bu manzumelerde büyük bir şaire özgü derin hayallerin, sanatlı söyleyişlerin, mükemmel bir biçimin örneklerini görürüz.

Hacimce küçük olan, akıcı ve anlaşılır bir dille yazılan bu kitap, hemen herkesin çok kısa bir zaman diliminde ve zevkle okuyabileceği bir başucu eseri.
Başta Snelman adındaki başkahraman olmak üzere Finlandiya'da yaşayan pek çok kişi(doktor, papaz, esnaf vb.) ülkelerinin "bataklıklar"dan kurtulması için canhıraş çalışmaya girişmiştir. Kitabın hikayesi bu yönüyle bu ve benzeri bir durumda olan her milletin uyanabilmesi için gereklidir.
Kitap bir milletin kalkınması için yol göstermekle beraber kişisel gelişime de katkılar sunuyor. İnsana kendisini her yönüyle geliştirmesi gerektiğini telkin ediyor.

Maksim Gorki, Sosyalist gerçekçi edebiyatın kurucularından...
Romanda, babasının ölümünden sonra fabrikada işe başlayan Pavel ile annesinin hikayesi anlatılıyor. Başlangıçta Pavel de babası gibidir. İşten sonra içki içmekte ve huzursuzluk yaratmaktadır. Ancak günün birinde bazı arkadaşlar edinir ve hayatı, bir müddet sonra da annesinin hayatı bambaşka bir mecraya sürüklenir. Pavel arkadaşları ile birlikte evde toplantılar yapmaya başlar, bir zaman sonra da tutuklanır. Ama kaybedilen çok bir şey olmaz annesi, oğlundan devraldığı sancağı taşır.
Roman edebi yönünden ziyade içeriği yönüyle değerlendirilebilir. Çünkü eserde baştan sona Sosyalizmin propagandası yapılmaktadır adeta. Yazar romanın edebi boyutunu ihmal etmiştir.
Anne ile oğulun bir sisteme, bir düzene karşı başkaldırısını anlatan bir roman.