E-Dergi

Evet kitap çok güzel. Okurken içime işledi çoğu cümle... Fakat daha öncede Şems hakkında kitplar okuduğumdan, bu kitapta özelliklede "Şems-Mevlana" diyoloğunda ki bilgiler de bazı olaylar hemen aktarılmış. Oyas ki şarap meselesi daha sonra yaşanırken, kitap ta önce anlatılmış. Sonra da ilerleyen sayfalar da daha şarap konusun da sınavın bitmedi diyerek konuya devam edilmiş.
Bunun dışında kitap kalbe işliyor. Kütüphanemizde olması gerekenlerden.

Mevsim bahardı. Yüreğim bahar-ı aşk. Eridi şehirde buzlar. Güneşten özür diledi şakaklar. Şems-i aşk , odasına yerleşti. Pencereden çiçek tozlarını üfledi bahçeye. Kapısını ağabeyim, Çelebi Hüsamettin ve benim açtığım sır dolu odaya girdiler. Kapıyı örttüler. Babam ve Şems iki müebbet mahkum gibi dünyaya kapadılar varlıklarını. Sır yine başlamıştı. Meraklılar çatlaya dursun. Kapandılar aşk-ı muhabbet secdesine. Günler sonra dışarı çıktılar. Avluda bir Şems yürüyordu Mevlana’ya doğru, bir Mevlana yürüyordu güneşine doğru. Avlunun her duvarında Şems’i görüyordu Mevlana. Dilinde zikir elinde tesbih. Tesbihin imamesi Şems. Bense dudağımda Şems kokulu dualar: “Ya Rabbi! Duvağıma Şems’i düşür”

k kitapta katil baştan beri belli olsa dahi daha ince ayrıntılar vardı ki bu da insanı ister istemez etkiliyodu.peki kitap kötü mü?asla..güzel bir kitap sadece benm beklentilerm daha fazlaydı.ama dediğm gibi güzel kitap:)

Tam okumalık kitap :))) Genelde Farsça ve eski dilde yazılmış şiirler var.Çoğu aşkla ilgili, sanırım yazar böylelikle genç dimağlarda dönemin şiirlerine karşı bir merak uyandırmaya çalışmış.Genelde çoğu insanın aklına menfulü mefaülü ve hababam sınıfı gelir.Çoğu insan dönemin şiirlerini anlaşılmaz kelimelerden dolayı sıkıcı bulurlar.Kitapta farklı insanların hayatlarından ve bakış açılarından kesintiler sunuluyor.Başlangıçta biraz sıkıcıda geldi bana ama son sayfaları özeliklede son safyası göz yaşlarımı döktürdü.

Yunus Emre hakkında bilgi edinmek isteyenlerin mutlaka okuması gereken bir eser fakat şunu da belirtmek isterim ki Şah & Sultan ve Katre-i Matem'i okumuş biri olarak aynı zevki alamadım. O kitaplardaki heyecan yok, (İskender Pala o tadı oğlu İsmail ile verdiğini söylese de) sayfaları çevirirken acaba şimdi ne olacak diye pek düşünmedim.