E-Dergi

Ülkemizde yetişmiş en büyük aydınlardan birinin en önemli kabul edilen bu eserini okumak bana eminim çok şey katacak.

hakan günday'ı ilk defa okudum. zaten bu da ilk eseri. öncelikle ilk 100-150 sayfasında sıkıcı gelebilecek derece ergenlik dönemindeki bir gencin düşünceleri ve dünyaya nefreti çok fazla yer almış. sanırım sebebi yazarın bu ilk 100 sayfayı 17 yaşında kaleme alması.sonrası daha güzel kurgulanmış ve daha çok hoşuma gitti.ama hakan günday bu kadar sapkınca ve ağır psikolojik bunalımlar getirebilecek olayı nasıl akıl edebilmiş diye de düşünmüyor değilim.kitaba 7/10 veriyorum.

Samsa'nın başına gelenlerden sonra içinde bulunduğu ruh haline,hissettiklerine ve duygularına acıyorsanız okurken,kendinizi ona yakın hissediyorsanız kafka'nın neden en büyük yazarlardan biri olduğu sorusuna cevap vermişsiniz demektir.

Dostoyevski'nin en duygusal romanı demiş orhan pamuk,bu eser için.doğru demiş.kahramanımız genç adam,kıza aslında kendi hayatını anlatmıştır,hayallerle yitip giden uzun yılları anlatırken.çok şaşırtıcı bir biçimde bitiyor kitap.bir buçuk saatte bitirilebilecek bir kitap.

Bu kitap yıllar öncesinden günümüze bir uyarı mesajı belki.günümüzde erki elinde bulunduranların,özgürlük alanımızı nasıl dayattığını ve insanlığı nasıl kendi çıkarları uğruna savaşa sürüklediğini açık şekilde anlatıyor.mutlaka ama mutlaka,okuyun.