E-Dergi

Yazar Ehli Sünnet açısından Selefilğin ne olduğunu sorgulamış ve cevap vermeye çalışmıştır. Görüşlerine katılıyor olmak ile birlikte Selefiliği bir usul çerçevesinde inceleyip değerlendirseydi daha uygun olurdu. Kitabı bitirdiğimde hala selefiliğin ne olduğunu tam olarak kavrayabilmiş değildim.

Mezheplerin meşruiyetini, taklidini, taassubunu veya telfik'in ne olduğunu sorguluyorsanız okumanızı kesinlikle tavsiye ederim.

Yazar, mezhepsizliği savunan ve dinin ahkamını, hükümlerini herkesin kendi ictihadı ile Kur'an ve sünnetten çıkarması gerektiği fikrini savunan bir kitapçığa reddiye niteliğinde yazmıştır. Getirdiği deliller ve özellikle de kitabın sonlarına doğru bir mezhepsiz ile yapmış olduğu münazara takdire şayandır.

Nedir bu Selefilik, nasıl çıkmıştır, nasıl Selefiler neye inannır? diye merak ediyorsanız alıp okuyabileceğiniz bir eser DEĞİLDİR.

Yazar Selefiliği öyle bir anlatmıştır ki Ehli Sünnet ile farkını anlayamazsınız. Halbuki Selefiliğin Ehli Sünnetten sivrildiği, gerek itikadi konulardaki ibn teymiyyenin görüşlerine, gerek tasavvuf hakkındaki itirazı olduğu Rabıta, Tevessül, İstiğase, Gavs, Şefaat gibi konulara girmemiş, şirk, tağut, bid'at konularına değinmemiştir.

Mezhepler ile alakalı aklınıza takılan konular var ise, veya İtikadi ve Ameli Mezhepleri araştırıyor, nedir bu Ehli Sünnet veya Şia diyorsanız alıp okunacak ilk eserdir bu kitap.

Çok faydalı bilgiler içermekle birlikte, yer yer okuyucuyu sıkan gereksiz teknik ayrıntılara değinmiş. Önerdiği beslenme yöntemi, öğrene geldiğimiz diyet programlarına nazaran, peygamber efendimizin sünnetine daha çok benzemektedir.