E-Dergi

Ünlü yazarın eşi Aliye ve kızı Filiz'e 1935 ile 1948 yılları arasında yazdığı mektuplardan oluşan bir yapıt. Bu mektuplarda Sabahattin Ali'nin eşine ve kızına olan sevgisini görmekteyiz. Yapıtta mektupların orijinallerinin de (Arapça ve Türkçe yazılmış) bulunması yapıtı daha güzel kılıyor. Mektuplarda yazarın ve ailenin yaşadığı zorlukları da anlamak okuyucuya kalmış. Beğeneceksiniz.

Eşinin (Joel) kendisini terk etmesi ile boşluğa düşen yazar Emily, Bainbridge adasındaki yengesinin yanına giderek düşüncelerini dağıtmak ister. Yengesinin kendisine kalması için gösterdiği odada bir günlük bulan Emily, günlükteki karakterlerin kimler olduğunu bulmaya çalışır. Günlükte anlatılan aşkı günyüzüne çıkarmaya çalışan Emily yeni aşklara da yelken açmaktadır aslında. Yazarı (üçüncü romanı olmasına rağmen) olay kurgusunda çok başarılı buluyorum. Kitabı okurken okuyucuyu da düşündürmektedir. Severek okuyacağınızı düşündüğüm bir aşk romanı.

Bir yer düşünün, orada hiç kötülük yaşanmıyor, bir de başka bir yer düşünün, orada cinayetler işleniyor, tecavüz olayları yaşanıyor, hırsızlıklar oluyor ...vb. Düşünüyorsunuz akıl hastanesi hangisi hangisi diye. Sonra bu kötülüklerin yaşanmadığı yerde seri cinayetler işlenmeye başlanıyor. Akıl hastanesinde kalan Francis, İtfaiyeci Peter ve olayları soruşturmakla görevli savcı bayan Lucy büyük bir çaba göstererek bu cinayetleri aydınlatmaya çalışıyor Eserin sonlarına doğru yazarın sizi koşturduğunu hissedeceksiniz. Beğeneceğinizi umuyorum.

Yazarın Senden Önce Ben romanından sonra yazdığı diğer eseri.
Bu eserde aşkta yaşın olmadığı, bedel ödemeyi göze alanların her zaman bir başkasını sevebileceği anlatılıyor. Jennifer ile Anthony arasında yaşanıp kaybolan aşkı kırk yıl sonra gazeteci Ellie'nin buluyor. Ellie bu çalışmayı yaparken kendi ilişkisini de gözden geçirme fırsatı buluyor. Yazar Senden Önce Ben'de okuyucusunu üzmüştü ama bu romanda üzüntünün yerini sevinç almış.
Yazarı çok başarılı buluyor ve yeni romanını sabırsızlıkla bekliyorum.

Yazarın, Aklından Bir Sayı Tut adlı romanından sonra yayımladığı romandır. Bu eserde evleneceği gün başı gövdesinden palayla ayrılmak suretiyle öldürülen Jullian'ın katilini bulmak için kahramanımız Gurney'in yapmış olduğu araştırmalar anlatılmaktadır. Çözmeye çalıştıkça içinden çıkılmaz bir hal alan olayları başarıyla çözen kahramanımız alkışı hak etmiştir. Polisiye roman sevenlerin beğenerek okuyacaklarını düşünüyorum.