Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

SEVDAĞ Tarafından Yapılan Yorumlar

03.10.2023

Emine ile Tevfik birbirinden çok farklı yetişmiş ; ruhları , istekleri , zevkleri tamamen ayrı iki kalp. Fakat bu iki zıt kutup birbirini çeker , ata anne dinlemez evlenirler. Emine Sinekli mahallenin imamının softa kızı, Tevfik ise mahallenin tiyatro meraklısı gönlü geniş serserisi. İki ayrı dünya samanlığı seyran etmeye çalışırken işlettikleri Sinekli Bakkal’da , bu küçük aileye Rabia’ da katılır. Zamanla aralarındaki kriz ayrılık getirir. Tevfik uzak illere sürgün giderken Rabia anne ve dedesinin yanında sesi dillere destan bir hafız kız oluverir. Devir Abdülhamit devri olunca saraylar , paşalar , nazırlar, halayıklar ve en önemlisi jurnaller bu farklı hayatların yolunu farklı kapılara çıkarır.

14.09.2023

sarıyaz birbirinden bağımsız sekiz ayrı insan profilini, birbirine bağlı ortak bir kaderde, çok başarılı bir şekilde buluşturmuş bir öykü kitabı. Olay yeri yazarımızın çocukluğuna ilham olmuş Bandırma. Bandırma’ da ikamet eden yazarımızın kahramanları da , sanırım yine onun çocukluğundan izler taşıyan birçok farklı kişi .

10.09.2023

Kendimi ileride, belli bir başarı kazanmış bir ressam olarak gözümün onüne getiriyorum kimi kez; o zaman, burada geçirdigim yalnız ve kötü günleri, ekin biçen köylüleri hücremin demir parmaklıkları arasından seyrettiğim günleri ozleyecegimi düşünüyorum. Talihsizliğin de işe yarar yanları var. Mektuplar, bence üçüncü bir kişinin okunmasının ayıp olacağı özel yazılardır. İşte bu görüşüm sebebiyle mektuplardan oluşan kitapları okumayı pek sevmiyorum. Fakat hayat hikayesini çok ilginç bulup , yaptığı resimlere hayran olduğum Vincent Van Gogh hakkında en doğru bilgiyi, yine onun kendi yazdığı mektuplardan edinebileceğimi düşündüğüm için bu kitabı aldım. Şu saatten sonra Van Gogh ‘un onun mektuplarını okumama itirazı olamaz sanırım .
02.09.2023

72. Koğus, bütün cezaevlerinde olduğu gibi cezaevinin en yoksul, yoksul olduğu için de en pis koğuşuydu. Buranın insanları ayağa kalkmış birer solucandılar. Devlet baba her hükümlü gibi onlara da günde kara birer tayin veriyordu. Bazen kupkuru, bazen fırından yeni çıkmış ama, her zaman çamurdan farksız.”
İşte bu koğuşta yatan Kaptan bizim kitabımızın kahramanıdır. Yokluk içindeki bir hapishane koğuşuna ,bir gün oradaki mahkumlardan birine annesi tarafından yollanan para ,güneş gibi doğar. Zamanında babasını öldürenlerden öcünü yine aynı yöntemle almış Kaptan’a , hayatta olup olmadığını dahi bilmediği annesi iyi bir para yollar. Eline geçen bu para Kaptan’ı o fakir koğuşun kralı yaparken , etrafında bize de düşer elbet diyen soytarılar birikir. Saf ve bir o kadar da delikanlı olan Kaptan , kumarda çoğalttığı parayı sonunda bir kadın uğrunda yitirir. Ama yitirdiği tek şey para olmayacaktır
31.08.2023

Adana ‘da toprak ve fabrika işçilerinin ağır yaşam öykülerini yazmayı kendine dert edinen #orhankemal ,bu sefer Cemile adlı güzel bir Boşnak kızının yaşamından kesitler sunar. Cemile fabrikada abisi Sadri ile beraber işçi olarak çalışır. Babası ise yaşlı olduğu için evde onların yemeğini yapıp yollarını gözler. Güzelin derdi çok olur elbet… Kızı rahat bırakmayan , peşinde koşan bir takım parası çok aklı kıtlar Cemile’ yi elde etmek için türlü dalavere çevirse de , kızın aklı fabrikada yirmi dört lira doksan beş kuruşa çalışan fabrika muhasebecilerinden Necati’dedir.