Toplam yorum: 3.253.600
Bu ayki yorum: 5.625
E-Dergi
Bahadır Başkaya
Her gece kitaplarla yepyeni hayatlara dokunup yepyeni yolculuklara çıkarım. Tüm hayatım boyunca kitaplara dokunarak, onlarla yeni mekanlarda ve hayatlarda buluştum. Herkesin biriktirdiği bir şeyler vardır. Benimde biriktirdiğim bence altın değerindeki kitaplarım. Herkese iyi okumalar diliyorum.
Bahadır Başkaya Tarafından Yapılan Yorumlar
Kitapta Türkiye’nin jeopolitik önemi, enerji hatları üzerindeki rolü, Ortadoğu’daki pozisyonu ve bu nedenle hedef haline gelmesi detaylı biçimde anlatılır. Yazar, çeşitli istihbarat servislerinin, Türkiye’deki siyasi ve dini yapılar üzerindeki etkisine dikkat çeker. Bu yönüyle kitap hem politik analiz hem de güvenlik stratejileri içerir. Bazı okuyucular kitabı cesur bir ifşa olarak değerlendirirken, bazıları komplo teorilerine yakın bulabilir. Yine de Türkiye’nin dış politikadaki kırılgan noktalarını göstermesi açısından dikkat çekicidir. Yorum ağırlıklı bir kitaptır.
“Herodot Tarihinde Anadolu”, genellikle Herodot’un “Historia” adlı eserinden seçilen bölümlerin Anadolu coğrafyasına odaklanarak derlenmiş ve yorumlanmış bir versiyonudur. Herodot, "Tarihin Babası" olarak kabul edilir ve bu eserde onun bakış açısından Lidyalılar, Frigyalılar, Persler, İyonyalılar, Karyalılar gibi Anadolu medeniyetleri anlatılır. Anadolu’nun M.Ö. 6. ve 5. yüzyıllardaki çok kültürlü yapısını anlamak için kıymetlidir.
Nizamülmülk’ün “Siyasetname” adlı eseri, İslam siyaset düşüncesinin en önemli klasiklerinden biridir ve devlet yönetimi, adalet, ahlak ve liderlik üzerine yazılmış bir öğüt kitabıdır. Siyasetname, Selçuklu veziri Nizamülmülk tarafından 11. yüzyılda, Sultan Melikşah’a sunulmak üzere yazılmıştır. Amacı, iyi bir hükümdarın nasıl olması gerektiğini ve devletin nasıl ayakta kalacağını anlatmaktır. Öğütler, çoğu zaman kısa hikâyeler ve kıssalar eşliğinde sunulur. Bu da metni hem öğretici hem sürükleyici kılar.
Stefan Zweig’in “Bir Kadının Hayatından Yirmi Dört Saat” adlı novellası, insan ruhunun derinliklerine inen, psikolojik çözümlemeleriyle öne çıkan etkileyici bir eserdir. Zweig, sadece 24 saatlik bir olay üzerinden, bir kadının hayatında yaşadığı sarsıcı bir duygusal dönüşümü anlatır. Küçük hacmine rağmen etkisi büyük olan, yoğun duygularla örülmüş bir öyküdür.
“Ulusların Düşüşü”, sadece neden bazı ülkeler geri kalmış sorusuna değil, nasıl kalkınabilirler? sorusuna da yanıt arayan, düşünce ufkunu genişleten bir kitap.
Okuyucuyu, ekonomik sorunların arkasındaki görünmeyen yapıları anlamaya davet ediyor. Akademik bir klasik olmasının yanında, günümüz dünyasını anlamak isteyen herkes için güçlü bir rehber niteliğinde.