Toplam yorum: 3.087.413
Bu ayki yorum: 7.100

E-Dergi

Nina . Tarafından Yapılan Yorumlar

14.03.2016

Mutlu olmak…Hani derler ya her şey para ile satın alınamaz…Mutluluk da para ile olmuyor.
Varlıklı ve meşhur ressam ailesinin kızı Constance daha da varlıklı ve meşhur Clifford ile evleniyorlar. Birinci Dünya Savaşı geçici olsa da ayırıyor yeni evlileri. Clifford’un geri dönmesi eski mutluluklarını getirmiyor, hayat farklı yönde akmaya başlar çünkü o (Clifford) artık kötürüm.
Clifford ne pahasına olursa olsun evli ve mutlu olması için gerekenleri yapıyor. Karısı, genç Connie, eşini seviyor, kendini ona adamıştı. Şatodaki böyle sürdürülen yaşam Connie’yı yıpratmaya, zayıflatmaya, tüketmeye başlar çünkü böyle yaşamaya o alışık değil, çünkü o sıcak ve hayat dolu bir insan. Yazar başka nelerden bahsetmiş bu kitapta? Emir veren ve emir alandan, yöneten ve yönetilenden, her şeyden alakalı toplumdan, madencilerin üsten üsten hayatlarından, kadın dayanışmasından (çıkarı varsa bile), anne olma isteğinden ve tabii ki cinsellik.
14.03.2016

Samuel Beckett edebiyatta modernizm temsilcisi ve Absürd Tiyatro’nun kurucusu olarak biliniyor. Eserlerini İngilizce ve Fransıza dillerinde yazıyordu, oyunu ‘’Godot’yu beklerken’’ yazdıktan sonra dünyaca tanınan biri oldu, dramaturji de en önemli eserlerinden biri de ‘’Godot’yu beklerken’’dir,1969 da Nobel ödülünü almıştır.‘’Godot’yu beklerken’’ iki perdeden oluşan piyes, düzyazı o dönemde yazamadığı için kafayı dağıtmak amaçlı yazılan bir oyundur diye söylüyordu yazar. Estragon ile Vladimir, iki arkadaş, zaman onlar için bir bataklıktır ve onlar bu bataklıktan çıkamıyorlar, onların çok beklediği Godot da bir türlü gelmiyor. Pozzo ve Lucky, bu tuhaf ikilinin arasında bey-uşak ilişkisi ve Pozzo’nun emrivaki konuşmaları sürüp devam ediyorlar… Bekliyorlar, insanlar hep bekliyorlar sadece Vladimir ve Estragon değil hepimizin beklediği bir şey vardır mutlaka ve sadece beklemek, eylemde bulunmamak ise Godot’yu beklemek demektir.
23.02.2016

Yazarın detaycı anlatımı sayesinde kitaptaki geçen olayları hayal etmeyi kolaylaştırıyordu. Her asırda olduğu gibi burada da gençliğin delidolu zamanını yaşandığını görebiliyorsunuz. Saf ve isyankar, asi Yvette'nin aşkı ve cinselliğini kardelenin yapraklarının karın üstüne çıkıp açılması gibidir. Lucille, papaz – babası, babaannesi,halaları ve tabii ki Çingene; hepsinin net ve belirgin kişilikleri var, onları takip etmek ve devamında ne olacak diye sorusunu sormadan, kopmadan ve akıcı anlatımı ile romanın doruk noktasına gelmiş bulunuyoruz. ..
23.02.2016

Çukurova köylerinden Toros Dağlarına akıyordu İnce Memedin hayatı. Çocukluğunu zor hayat şartlarından dolayı yaşayamadı, gençliğini de pek göremedi, Memedin birden koca bir adam olduğunu geçirdim içimden. Dağlardaki mecburi eşkıya ve aynı anda halkın kurtarıcısıydı Memed. Ağaya itaatsizlik, isyan, başkaldırı; bunlar sadece kendi için değil tüm köylüler için yapmıştı. Nasıl böyle hayat olur? Bu kadar acıya insan nasıl dayanıyor, gücünü nereden alıyor? diye düşünmüştüm.
12.02.2016

Bazı sofralarda rakı olmaz,meze olmaz sadece votka olur.Davetiye beklemeden,şerefe demeden.İlk yudum ağız içini yakar,boğazındaki ilerleyişini hisseder durursun... Bu kitap da daha ilk kelimelerle yakıp kavurdu.Sonra onun sıcaklık derecesini normalin üzerinde olduğunu anlıyorsun,zaman zaman dayanılmaz hale gelse bile. Tehlikeli ve vahşi bir genç.Daha ne yapacak sorusunu sormadan yeni olaylar,hayret dolu bakışlar...