E-Dergi

Sevil Berberi, Uçan Hollandalı, Nabucco, Aida, Madama Butterfly, Sihirli Flüt gibi Verdi, Puccini, Wagner, Rossini, Mozart ve diğer pek çok bestecinin hemen tüm tanınmış operaları kitaba alınmış. Her operaya 4-5 sayfa ayrılmış. Opera izleyicisi için iyi bir rehber.

İngiliz yazar H.E. Bates romancılığının yanı sıra bir kısa öykü ustasıydı da. Kısa öykü nasıl olmalı sorusuna bu kitapta pek çok yazarın öykülerinden örneklemelerle cevap arıyor.

Kozanoğlu bir kitap yazmadan en az yüz kitap okumakla övünür ama romanlarında tarihi sürekli çarpıtır. Hangi kaynaklara dayanıyorsa bir bakarsın tarihte bizim kahraman ya da iyi bildiğimiz biri romanda hain, aşağılık veya gülünç bir karakter olup çıkmış. Yıldırım Bayezit taht uğruna cinayet de dahil her türlü melaneti işler. Ya da tersi olur. Mesela onca müslümanın katili Arslan Yürekli Rişar Hilal ve Haç romanında kılıcı zorlu bir kahramana dönüşür. Sencivanoğlu sözde Afrika’da geçen yarı kurgubilim bir tarihi romandır. Normalde yalnız yaşayan leoparlar burada çift gezer. Sadece Avusturalya yerlilerine mahsus sandığımız bumerangın hikayemizde öyle gelişmiş bir versiyonu kullanılır ki hedefe isabet ettikten sonra dahi sahibinin eline geri döner. İnsan yiyen ağaçları ise hiç sormayın. Acaba tarih romanları yazarının işi tarihi kurgubilime dökme yetkisi var mıdır? Bu kitabı hiç sıkılmadan zevkle okuyabilirsiniz ama sonrasında size ne kazandırır bilmem.

Hekimoğlu üstad bu kitap Minyeli Abdullah kadar ses getirecek diyor ama bir kitabın ses getirmesi ayrı edebi değeri ayrıdır ve Minyeli Abdullah’ın edebi değeri de tartışılır. Zaten bu kitaplar edebi değerinden çok mesaj iletmek için yazılıyor. Ayrıca Sibel’de de öyle ses getirecek bir içerik bulmak hayli güç. Klasik hidayet romanları türünden, klişe cümlelerle dolu bir kitap. Ateist anne ile Risale-i nur şakirdi oğlunun münazaraları. Keşke Hekimoğlu üstadımız üstün yazma yeteneğini diğer enfes kitaplarında kullanıp yeşil roman denemeleriyle harcamasa.

Kozanoğlu’nun ilk yazdığı acemilik dönemi romanlarından olup böyle olduğu da okununca dikkatli bir göze gerek duymadan hemen anlaşılır. Roman baştan sona yerine oturmayan cümleler ve konular arası geçişlerde tutarsızlıklarla doludur. Bir okuyanın tekrar dönüp sayfalarını karıştırmaya pek istek duymayacağı türden bir tarihi roman çalışması.