E-Dergi

Bu yazar insanın yüzüne şaşkınlık ifadesini yerleştirmede ve diline vay be kelimelerini söyletmede on numara. Bence bunu yapabilmesinin en önemli sebebi insana güven denilen o duyuguyu çok iyi aşılayabilmesinden kaynaklanıyor. O duyguyu verdikten sonra olayın aslında öyle olmadığını söyleyerek insnanın yüzüne insana haz veren ve insanda merak uyandıran bir şaşkınlık ifadesi konduruyor. Kitap bu özelliği ile sürükleyici değil hipnotize edici bir hal alarak adeta beni oku beni oku diye diye kendini okutuyor. Evet resmen kendini okutuyor. Kendini okutan bu kitabın devamı olan sonsuz dalgayı hemen alışveriş sepetime ekledim. Umaraım bu da ilki kadar hipnotize edici olur.

Bol esprilerin ve öğretici bilgilerin bulunduğu aslında okumanın önemini mütevazi bir intikam vasıtasıyla bize anlatmaya çalışan aynı zamanda süprizlerle dolu zevkle okunacak bir kitap.

Bir elbise giyip iliklemeye başladığınızda bir düğmeyi yanlış iliklerseniz kolayca geriye dönüp doğru bir şekilde iliklersiniz. Ki bu da bazen insanın sinirini bozar. Hayat denen elbisenin düğmeleri dikkatle iliklenmeli. Burada yanlış iliklenmiş bir düğmenin nelere mal olduğu üzerinde ustaca durulmuş. Çok ustaca kurgulanmış, gözlerimizi nemlendriren, olayın kahramanlarını yanımızda hissettiren, içinde kendimize düstur edinebileceğimiz diyaloglar bulunan harika bir eser.

Bu kitabı okuduğunuzda Hz. Kasım'ın vurulduğunda amca yetiş diye bağırışını unutamayacaksınız. Suya ve yemeğe daha mesafeli yaklaşacaksınız. Suyu içişinizdeki rahatlık kaçacak. Yemek yerken sanki uzakta çok sevdiğiniz birinin çok aç olduğunu rahat rahat yemek yiyemediğini bildiğiniz için lokmaların boğazınıza dizildiğini hissedeceksiniz.

Zengin kız fakir oğlan hikayesi ile başlayıp, bir birlikteliğin ardından gelen bir ayrılamanın arasını tarihin bir kesiti ve gereksiz ayrıntılarla doldurmaya çalışmış, anlatımıyla, söylemleriyle aşıklara söylettiği basit sözleri ile basit bir kitap.