E-Dergi

Çin komünizminden ziyade Japonların Çin'i işgali ve Çin halkının buna verdiği tepki romanın büyük bir bölümünde anlatılmış. Mo Yan, karakterlerinin başlarından geçenleri son derece etkileyici bir şekilde anlatıyor. Mao ve komünizm toplarına çok girmemiş dediğim gibi Japon işgali ve bunun getirdiği yıkım romanın esas meselesi.

Karacaoğlan'ı merak edenleri memnun edebilecek kalitede bir kitap.

Geceyarısı çocuklarından sonra okuduğum ikinci Rushdie romanı. Hindistan'ın ardından Pakistan'a çeviriyoruz gözlerimizi. Etkileyici ve eleştirel üslubuyla trajik ve komik unsurları olağanüstülükle harmanlayarak bizi Pakistan'ın yakın tarihine götürüyor Rushdie.

Son Kuşlar, Ağıt, Gün Ola Harman Ola, Haritada Bir Nokta, Sivriada Geceleri ve Sivriada Sabahı en sevdiğim hikayeler oldu. Sait Faik'in anlattığı insanlar üzerinde konuşmak lazım.Nereden bulur bu insanları? Günahlarıyla sevaplarıyla nasıl da sevdirir bize o insanları? Dikkat ettiğim bir başka konu da Sait Faik'in hikayelerinde sıklıkla yer verdiği ve genelde Adalarda yaşayan Rum azınlıklar. Bu güzel insanlar şimdi neredeler? Neden birlikte yaşayamadık bu insanlarla?

Özellikle 40'lı yılların, sonlara doğru da 50'li yılların edebiyat dünyasının bir portresini çizmiş Salah Bey o kendine has mükemmel üslubuyla.Bu eserin edebiyatla ilgilenmeyen sıradan okurun anlayabileceği veya sevebileceği bir eser olmadığını da belirtmek gerek. Salah Bey'i okurken sıkılmanızın imkanı yok.