E-Dergi

vesaasın 2 kitabını okudum kitaplarında beni en çok tatmin eden husus konudan ziyade karakterleri çok canlı ifade etmesi adeta karşınızda görüyorsunuz karakterleri, bu betimleme dış çevre için de geçerli sanki yazıyla resim yapmış

uzun yıllardır bu kitabın çevrilmesini bekliyordum dilimize, aşkın kavuşmadan sonra nasıl kısa sürede tükenebildiğini çok güzel bir dille anlatıyor, ayrıca başkahramanın kefalonya adasından gelen akrabalarının uçuk kaçık tiplemeleri ve bunların romanın başkahramanı Solalle ilişkileri de çok keyifli bir okuma vaadediyor

kitap okurken sizi ürkütüyor yazarın buz sarayından sonra ikinci kitabı çevrildi ama aynı zamanda çok yalın akıp giden bir dili var norveçin o ürkütücü doğasını hissediyorsunuz okurken kitabı

türkçeye çok geç çevrildi ama aynı anda 3 yayınevi birden çevirdi okurken büyük keyif aldım aynı anda 2 hikaye birden akıyor ve hem gülümsüyorsunuz hem de düşünüyorsunuz okurken

yazar bu romanda kendi hayatından esinlenmiş kitabı okurken aslında deha ve deliliğin birbirine ne kadar yakın bir noktada durduğunu fark ediyorsunuz ayrıca nadir yeni zelandalı yazarlardan biri dilimize çevrilen okuyun derim