E-Dergi

Tarkovsky'nin sinema tarihinin en iyi yönetmeni olarak gösterdiği Bresson'un, sineması hakkında tüm fikirlerini açık yüreklilik ile anlattığı böylesine naçizane bir eserin satışının olmaması beni cidden çok üzüyor. Mutlaka diğer yayınevlerinin, bunu dikkate alarak basması gereken bir eser.

Felsefe okumaya başlamak isteyen herkesin mutlaka bu tarz bir giriş kitabı okuması şart. Hangi yazarın kitabını alsam diye çok düşündüm ve sonunda Ahmet Arslan'ın bu eserini aldım. Bu kadar sade bir şekilde böylesine kapsamlı bilgileri bana öğrettiği için kendisine çok teşekkür ederim, çok memnun kaldım. Tavsiye ederim arkadaşlar. Dediğim gibi mutlaka bu tarz giriş kitabı ve ek olarak felsefe tarihi kitapları okuyarak başlayın felsefe okumaya. Yoksa kitabın başını kaçırıp ortadan dalmak gibi olur yaptığınız şey.

Bergman'ın Kış Işığı filmiyle ilgili yazı inanılmaz olmuş. Dücane Cündioğlu örnek aldığı Cemil Meriç'in izinden yürümeye devam ediyor.

Hasan Ali Toptaş yaşayan en önemli yazarlarımızdan biri, hatta en iyisi. Gölgesizler ise onun başyapıtı. Bu kitabı övecek kadar iyi Türkçe'm yok maalesef o yüzden sadece okuduğum en iyi birkaç romandan biri demekle yetineceğim.

“Kar, neden yağar kar?”

Sinema üzerine okuduğum en derinlikli eserlerden biri şüphesiz. Özellikle Tarkovski üzerine yapılan tahliller çok değerli. Yalnız sinema değil edebiyatla da içli dışlı birisi Enver Gülşen. Edebiyat severlere de öneririm kitabı bu yüzden. Kitabı bitirdikten sonra okunacak bir ton kitapta ekledim listeme. Yazarın faydalandığı kaynaklar bile beni heyecanlandırdı diyebilirim. Mutlaka okunması gerek diye düşünüyorum. Bir de unutmadan kitabı okumaya başlamadan önce Tarkovsky'nin Stalker filmini izlemekte büyük fayda var.