E-Dergi

Kapak harika,isim öyle.Başlarda bir merak,heycan var ama sonlara doğru çok yavan geldi.Umduğumu bulamadım maalesef.

Gerçek duygusal bir hikaye.Dil on numara.Ama o kadar unıtmuşum ki o dili okurken bazı cümleleri tekrar tekrar okudum.Çok keyifliydi.

Yang Fei,ölümüyle yeni bir hayata başlar ne kadar ironik gelsede.Bu hayat henüz gömülmeyenlerin dünyasıdır.Ve burada bize 41 yıllık yaşantısındaki tuaflıkları,sahiplenilmeyi,terkedilişleri,arayışları,
pişmanlıkları,şaşkınlıkları,sevgiyi öyle naif anlatır ki kitap elinde iken o dünyanın içindesindir.Sadece kendi hikayesi değidir koca bir Çin'i sunar bize.Ve biz de anlarız burası sadece Çin değildir.Sanki ülkemiz sanki dünya resmedilir.Yokluk ve getirdiği çaresizlik,çıkmazlar,yanlış yollara sapma...Ülkemdeki o kadar ölümü anımsatır ki onlar da orda mı acaba diye düşünürsün.301 madenci ,78 tatilci,her gün hayattan koparılan kadınlar,Narin,şehitlerimiz,çığ altında kalan 42 kişi,depremin yok ettikleri ve kendi en yakınımızdaki kayıplar...Sanki sayfaları sürekli karıştırısak onlara da denk geleceğiz gibi.

Fotoğrafçı Jeremiah de Saint Amour'un ölümüyle başlıyor kitap.Arkadaşı doktor Urbino'nun üzüntüsü ve öğrendiği gerçeklerle konunun derinleşeceğini düşünürken başka kişiler dahil oluyor romana.Gençlik aşkının canlılığı,gözükaralığı resmediliyor Fermina Daza ile Florentino Ariza arasındaki uzun mektuplaşmalarla.Onay verilmeyen bir aşk Fermina Dazayı boğazına bıçak dayayacak aşamaya getirmişken bir de bakıyoruz ki yazık diyor seni sevmiş olamam.Ve aradan yıllar geçiyor olaylar ,yeni insanlar,yeni doyumlar ,başka başka kadınlar keşfediyor ama Florentino Ariza'ilk aşkından vazgeçmiyor.Her adımı ,her işi,her kadın ,her yeni gün onda yeni bir umut.Hani sevdiği ölse yeniden dirilir, diyebilecek cinsten bir umut.Vazgeçmemenin,nefret etmemenin,gurur yapmamanın bazen şaşkın bazen yorgun inanmanın hikayesi.Bir şeyleri yaşla sınırlandırmak biz insanlar için değil diyor yazar.Başlarda zordu .Kopuk kopuktu yorucuydu.Ama sonundaydı her şey...

Yaşar Kemal'i çok seviyorum.Her kitabı ayrı bir keyif. Kendini toprağın üstünde,güneşin altında,yolukla iç içe hissediyorsun.Ama bu kitabı biraz durgun geldi.