Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

supersolak Tarafından Yapılan Yorumlar

31.10.2022


Bu yarım tuğla ebatlarında ki 750 sayfalık kitabı elinize aldığınız da ürkmeyin çünkü 2020 de okuduğum şu ana kadar ki en sürükleyici kitap. Hele ki birde tarihsel romanlardan ve gizermli entrikalardan, biteviye komplolardan ve kapalı kapılar ardında uzun koridorlar gibi (deyim böyle değil ama olsun) sorulan soruların yeni çıkardığı sorularda, bilmecelerden… aman kısa keselim neyse onlardan hoşlanıyorsanız bu kitap tadından yenmez…

31.10.2022

Konu; alkolizm, şiddet, istismar, kullanılmışlık kısacası dipteyim sondayım depresyondayım babında derinlemesine psikolojik tahlillere son derece müsaitken, yazar Stuart tam tersine kuvvetli tasvirlere daayandırmış romanını. Bunu yaparken belki bir Türk olarak garipseyebileceğimiz bir halk ağzıyla konuşturmuş karakterlerini. Bu da kitaba son derece samimi bir hava katmış bence, ki burada çevirmen Duygu Akın ıda tebrik etmek gerek...

Bunların hepsini topladığınızda ortaya sanki “Glasgow 1980: Sefaletin er meydanı” diye bir belgesel çıkmış ...

Agnes, Shuggie, Leek derken Glasgow da az çekmemiş birader ...

Kolayca okunan, samimi ama bir o kadar da tiksindiren (hımmm, belki tiksinme aşırı oldu ama kitapta o kadar negatif olay var ki), zannımca aldığı 2020 Booker ödülünü hakkeden bir kitabın son düzlüğüne çıkmışken sende kürekleri namaste çekiyorsun kayıkçı ...

Yisâ !
31.10.2022

Önce şunu söyleyeyim; kitabın ismi sizde "bir yerlerden çıkaracağım bu ismi" duygusu yaşanıyorsa, demek ki X ya da Y kuşağındansınız. Ve, hayır aklınıza gelen yalandır; o 1997 filmiydi: Geçen Yaz Ne Yaptığını Biliyorum ...

Sade de ve kitabımızda gelelim...
Tarafsız olarak şunu yazayım ki gerilim dozu bana bayağı düşük geldi. Anca 200 sayfadan sonra gerilim kitabı oluyor. Lakin bunu kitabı kötülemek için yazmıyorum. 150 - 160tan sonra olaylar hızlanmaya ve 200 den sonra tam bir gerilim kitabı oluyor...
Bir de, yazar çökmekte olan bir dedektifi çok iyi yansıtmış bence. Meslek hayatının sonuna geldiğini hissediyorsunuz ...
Spoiler vermeden yuvarlatalım lafı; katili tahmin edebilirsiniz belki, ama sonunu tahmin edemezsiniz
01.09.2005

Hatta üç kez okudum ve her okuyuşta daha önceki okuyuşlarımda fark etmediğim yeni detaylar, yeni güzellikler fark ettim, yeni tatlar aldım. İhsan Oktay Anar, aslında bir felsefe doçenti. Felsefe alanındaki bilgisini, konunun içinde o kadar ustaca eritmiş ki, okuduğunuz her sayfada felsefi öğeleri fark ettikçe, kitap daha da zevkli hale geliyor. Kitabin konu aldığı olaylar, Osmanlı İmparatorluğu’nun varolduğu zamanlarda geçiyor....
Babasının kendisi için yazdığı hayati yaşayan bir gencin hikayesi etrafında, biraz tarih, biraz felsefe ve biraz mistisizm....
Roman kurgusu üzerine uzman değilim ama bence bu romanın kurgusu çok iyi örülmüş. Aralara çok iyi yerleştirilmiş mistik hikayeler, ve olaylar - zamanlar arası geçişler yapılmış. Uykusuz değilseniz, bir gecede bitirebileceğiniz bir kitap...
28.10.2004

Harika tek kelimeyle
Bu kitap hayatımda bir çığır açtı diyebilirim. Neden insanlara yakınlaşamadığımı çok iyi anlayabildim. Osho okurken beni kendimden daha iyi anladığını hissediyorum. Eminim bu sizin de başınıza gelecektir. Osho okumak başlı başına bir yolculuk bizi başka diyarlara götüren.