E-Dergi

Şöhretini en çok duyduğum kitaplardan biriydi. Evet, güzel bir bilim kurgu ama olağanüstü bir kitap da değil. Kitap konusuna gelince; insan aklı ve bilinci bu kadar baskılanıp böyle bir düzen kurulabilir mi? Buna hazır bir kitle olduğu kesin ama insanın düşüncesi yenilemez diye düşünüyorum.

Hayata karamsar bakış açısı ile yazılmış, insanı zaman zaman etkileyen hikayeler. Kitabı bitirdiğimde, o hikayelerden birinin içinde olmadığım için resmen sevindim. Sonu hep kötü biten dramatik Yeşilçam filmleri gibi.

İnsan hikayelerine bayılıyorum. Zaman zaman sokaklarda dolaşırken ya da farklı şehirleri ziyaret ettiğimde oradaki insanların hikayelerini düşünürüm bazen. Bu hayatta yaptığımız işin dünyanın herhangi bir yerindeki herhangi bir insanı nasıl etkilediğini bilemeyiz.

Dünya üzerinde ne hayatlar var diye düşünmeye başlıyorsunuz. Ne umutlar, ne hayaller, ne haksızlıklar, ne zulümler yaşanmış. Bunlara bakıp da Mustafa Kemal Atatürk'e bir kez daha dua etmemek elde değil.

Hayatta keşke şunu yapsaydım dediğimiz şeylerin sonucunda hayatımız nasıl değişecekti ve biz öngördüğümüz kadar mutlu olabilecek miydik? Bunları hiç bir zaman bilemeyiz. Hayatımızdaki keşkeler yüzünden pişmanlık hissederek kendimizi üzmenin bir faydası yok. İmrendiğimiz, dışarıdan bakınca harika görünen bir çok hayatında bizim sürekli şikayet ettiğimiz kendi hayatımızdan daha güzel, daha yaşanabilir olduğu ne kadar doğru?