E-Dergi

Birbirinden güzel hikayelerin toplandığı bir kitap. En sevdiğim hikayeleri sanırım Gözyaşı ile Testi idi. Kesinlikle okunabilecek sadelikte. Zaten günümüz Türkçesine göre düzenlenmiş.

Yavan bir anlatım ve yavan karakterler. Hikayenin gerçekçilikten uzaklaşmasına sebep olan olaylar: Öktem’in kardeşinin ölümüne sebep olması gibi. Romandaki kişilerin davranışları yapay ve sahte. Buna rağmen; romanın ilk başlarında Türklerin eski tarihleri hakkında birçok kelimenin ve geleneklerin nereden geldiğinin anlatılması, bilgi verme açısından iyi olmuş.

Harika 3 hikayeden oluşan bu roman ölüm ve yaşam arasında bocalamayı, yaşamın ve ölümün anlamını sorgulayan bir romandır. Ne kadar çeviriden pek memnun olmasam da hikayelerin hepsini beğendiğimi söylemeden geçemeyeceğim.

Ömer Hayyam’ın şarap dolu dörtlüklerinve Tanrı arayışına ait dörtlüklerin bulunduğu enfes bir kitap. Öyle dörtlükler vardı ki kitapta altını çizmeden geçemedim. Harika bir şair - ve felsefeci- ve harika bir çeviri. Kesinlikle okunmaya değer.

İlk kitabı göre daha az beğendim ama bu kitabın mükemmel olmadığı anlamına gelmiyor. Kesinlikle her şeyiyle özlem duyduğum – duyduğumuz – köy kültürünü hissetmek çok hoşuma gidiyor ve bu seri bu hissi çokça hissettiriyor. Özellikle belirtmede fayda var köylünün ne kadar güçlü olduğunu anlayabileceğimiz bir hikaye olduğunu düşünüyorum
Kişilere gelirsek, ilk kitabın sonundaki gibi bitmesi, serinin devam kitabında yine aynı döngü mü devam eder merak ediyorum. Acaba Abdi gidecek, Hamza gelecek; Hamza gidecek, başka Hamza mı gelecek?