E-Dergi

Bir tat vardır çocukluğunuzu hatırlatır size yada bir koku aklınızın bir köşesinde gizli kalmış, bir mekan vardır yarı sisli bir hayal, gerçek mi rüya mı hatırlayamazsınız. Tarif edemediğiniz bir duygu, bir tat, bir koku, bir özlem çocukluğunuza dair. Pinhan'ı okurken bambaşka bir alemde ikinci bir çocuk oldum, kelimelerin gücüne hayran oldum, hayalgücümü geniş sanırdım, hayallerimden oldum, Pinhan'ı okuduktan sonra, resmini bile görmediğim bir yazara aşık oldum... Pinhan'ı yalnız okumak yetmeyecektir, kitabın içine girip öykünün birparçası olmak gerek, yaşamak gerek...

Son derece sürükleyici ve elinizden bırakamayacağınız bir roman. Müstehcenliğin uç boyutlarda kullanılması kitabın uzunca bir süre tepki almasına ve dolayısıyla gündemde kalmasına sebep oldu ancak Ahmet Altan'ın kadınların dünyası ile ilgili analizleri son derece başarılı. Ben okudum ve pişman olmadım.

ERGÜN POYRAZ HAKKINDA

(Kitabı okuyan bir kardeşimizin yorumlarından alıntıdır.)

Ergun Poyraz adlı bir yazarın kaleme aldığı, "Musa'nın Çocukları Tayyip ve Emine" kitabı, "Çok satanlar" listesinde. Kitap 10. baskıyı yapmış.

BİR: Tayyip Erdoğan biraz Rum, biraz da Gürcü'dür.

İKİ: Kökeninde birazcık da Yahudilik vardır.

ÜÇ: Ama aynı zamanda takıyye yapan bir şeriatçıdır.

DÖRT: Amerikan, İngiliz ve İsrail büyükelçileri ve istihbarat örgütleri tarafından eğitilip desteklenmiştir.

BEŞ: Ama aynı Tayyip Erdoğan, ABD ve İsrail'in can düşmanı Usame Bin Ladin'e de acayip hayrandır.

ALTI: Eşi Emine Erdoğan Arap değildir, Yahudi'dir.

YEDİ: Ama aynı Emine Erdoğan, iflah olmaz bir şeriatçıdır.

Ortaya çıkan bu profile bakıp sayın yazara şu soruyu sorabiliriz:

Çelişkiler nedeniyle aklımıza şu mühim sorular geliyor:

Tayyip Erdoğan denilen adam azılı bir şeriatçı mıdır, yoksa azılı bir Yahudi midir?

Bir adam hem ABD'nin adamı, hem de Usame hayranı nasıl olabilir...



Kısacası kitabı henüz alıp okumamış olanlara kitabın tamamen hırsi duygularla yazılmış olduğunu belirtmek isterim.Yazarın uslubü son derece seviyesiz işte size bir örnek:



TAYYİP GENELEVDE



1994 Yılı belediye seçimlerinden önce tayyip kurmaylarına her ücra köşeden oy çıkarılması talimatını veriyor.bu talimat ve seçim taktikleri sonucu meyhanelerden genelevlere kadar her yere gidilip oy istenecekti! BU ŞEKİLDE BİR GİRİŞ KISMI İLE OLAYIN ANLATIMINA BAŞLANIYOR VE RECEP BEY GENELEV ZİYARETİNDE BULUNUP ÇALIŞAN KADINLARDAN DESTEK İSTİYOR.BAZI KADINLAR AĞLIYOR HATTA KÜÇÜK KIZI OLANLAR KENDİ EVLATLARININ AYNI KADERİ YAŞAMASINI İSTEMEDİKLERİNİ ONLARI KURTARMASI İÇİN SAYIN ERDOĞANDAN RİCADA BULUNUYORLAR.SONUÇ KISMI OLAYIN ÖNEMLİ OLAN KISMI

AYNEN AKTARIYORUM:



Akman ''sorun genelev kapatmakla çözülebilecekmi''şeklinde bir soru yöneltiyor,Erdoğan onu şöyle yanıtlıyordu:

''Bize gençlerin hali ne olacak ''diye sorulabilir.Bunun tek çözümü evlilik müessesesidir.Biz gençlere bu konuda yardımcı oluruz.Toplu evlendirme merasimleri yaparız...''

''Bu kadar kolaymı?''

''Tabi ben kendi nefsime uyguladım olduBana olduğuna göre bir başkasınada olabilir''

Bu arada Erdoğanın cevaplarından Emine ile evlenmesinin ardında yatan gerçek nedenler de ortaya çıkıyordu.Geneleve gitmemek için...



Kitap bunun gibi daha nice örneklerle dolu.Merak edenler alıp okuyabilirler ama dediğim gibi paranıza ve zamanınıza yazık.Bu kadar seviyesiz terbiyeden yoksun bir yazar müsfettesine söyleyecek söz bulamıyorum.