Toplam yorum: 3.089.885
Bu ayki yorum: 482
E-Dergi
evrenkent89 Tarafından Yapılan Yorumlar
Koontz'un bir gerlim ve korku yazarında bulunması gereken olağanüstü hayalgücünü sergilediği kitabı okurken zaman zaman oldukça ürperiyorsunuz.Sanki eşiğinizin altından o yaratığın şekilden şekile giren kaygan,jölemsi vücudunun odanın içine dolup en korkunç çocukluk canavarlarınızda biri kılığında üzerinize saldıracakmış gibi bir hisle geçen sayfaların nasıl tükendiğini anlayamıyorsunuz.
Marquez'in edebiyat dünyasına kazandırdığı ve uzun süre etkilerinin silinmeyeceğini hatta zamanla kökleşerek yeni üsluplara gebe olacağını düşündüğüm anlatımını ölümsüzleştirdiği bu eseri okuduktan sonra ne kadar geç kalmış olduğumu hissettim.Böyle hissettirebilen ender kitapların okuduğum en güzeli.
Kitabı okuduktan sonra zihnimdeki renksiz, yer yer karanlık ve solmuş, bulanık Osmanlı fotoğrafı yepyeni çekilmiş ışıl ışıl parlayan usta işi bir fotoğrafa dönüştü.Sarayları,enderunu,devşirmeleri,savaşları,padişahlarıyla Osmanlı'yı tamamen olmasa da azımsanamayacak ölçüde yeniden keşfettim.tabii bunlar kitabın sütten çıkan ak kaşıkta kalan apak damlacıkları.bir de tencerede kalıpda içine kör sineklerin,tozların hücum ettiği bölümü var.İlber Ortaylı tarafsız olmayı fazla başaramamış.Sanki sarayı,padişahları,Osmanlı yaşayış tarzını ve eğitim sistemini tek bir noktadan bakarak değerlendiriyormuş gibi.hatta kimi zaman Cumhuriyet Dönemini bile.Ancak buna rağmen kesinlikle okunmaya değer bir kitap.Zaten yazarının kendi yorumlarının beynimizi az da olsa tırmalamadığı bir kitap bulmak imkanlar dahilinde değildir.
Atatürk hakkında zihnimizde oluşmuş bir çok ezberi bozup yeni bir yapboz yarattığı, O'nun da benim gibi, bizim gibi bir çocukluk geçirdiğini, gençlik yıllarında hepimiz gibi dolu dolu olduğunu fakat hangi yolun kapısını açıp da oraya saparak ölümsüz kahramanlar arasındaki yerini aldığını o mükemmel kelimelerle bana anlatan nurten Arslan'a sonsuz teşekkürler.2.kitaba başlamayı sabırsızlıkla bekliyorum.umarım ben 3.kitabı bitirmeden serinin diğer kitapları da çıkmış olur.
şu ana kadar ilk kez bu türlü bir konu üzerine oturtulmuş bir roman okudum.doğruyu söylemek gerekirse de daha önceden neden böyle bir romanla karşılaşmadığımı düşünerek pişman oldum.her insan kendisini daha akıllı hissetmek ister.itibarını toplum içerisinde yükseltecek zeka parıltılarını olabildiğince sık etrafına yaymaya çalışır.bence en mütevazisinden en kibirlisine bu çaba tüm insanlarda vardır.ama çok az kimse en akıllı görünmenin en iyi olmak anlamına gelmediği düşüncesini bir türlü keşfedemez.ben de keşfedemeyenlerdendim bu kitabı okuyana kadar.o kadar çok ders var ki kitapta...insanoğlunun yüce dağların zirvesinden en derin dipleri nasıl boylayabileceğinin hikayesinden tutun da , zekalarına güvenerek kendi başımza taç ettiğimiz dokunulmaz kişilerin aslında sadece bildiklerini defalarca tekrarlayan kişiler olduğuna çok da fazla bir şey bilmemekle beraber sadece bir konuyu ayrıntılarıyla bilmekten öteye gidemediklerine kadar çoğaltabiliriz bu dersleri.lafın kısası okunması şiddetle tavsiye edilebilecek bir kitap.