E-Dergi

Douglas Stuart'ın Shuggie Bain adlı romanı, 1980'lerin ekonomik çöküş yaşayan Glasgow'unda, yoksulluk ve ailevi zorluklarla mücadele eden genç bir çocuğun hikâyesini anlatır. Shuggie, alkolizmle boğuşan annesi Agnes'e sevgi ve sadakatle bağlıdır, ancak annesinin bağımlılığı aileyi parçalamaktadır. Shuggie, hem annesine yardım etme çabasıyla hem de toplumun kendisini farklı olarak gördüğü bir çevrede var olma mücadelesiyle başa çıkar. Roman, aile bağlarını, sınıf ayrımını ve bireyin zorluklara karşı direncini etkileyici bir şekilde işler. Stuart, bu hikâyede hem yürek burkan bir gerçekçilik hem de derin bir insaniyet sunar.

Toni Morrison'un Sevilen adlı romanı, kölelik geçmişinin gölgesinde yaşayan Sethe adlı bir kadının hikâyesini anlatır. Sethe, geçmişinde kölelikten kaçarken korkunç bir karar almış ve çocuğunu özgürlükten mahrum kalmaması için öldürmüştür. Yıllar sonra, Ohio'daki evinde kızının hayaletiyle yüzleşir ve geçmişin acılarıyla mücadele eder. Roman, hafıza, travma, annelik ve özgürlük temalarını derinlemesine işler. Morrison, Amerikan tarihinin en karanlık dönemlerinden birini çarpıcı bir üslupla gözler önüne serer.

Isabel Allende'nin Ruhlar Evi romanı, Şili'nin sosyal ve politik dönüşümleri sırasında bir ailenin üç kuşağını konu alır. Roman, doğaüstü yeteneklere sahip Clara ve onun sert karakterli eşi Esteban Trueba'nın çevresinde şekillenir. Clara’nın sezgileri ve duyarlılığı, ailesindeki çatışmalara ve toplumsal değişimlere ışık tutar. Aile içindeki güç mücadeleleri, ihanetler ve sırlarla birlikte, ülkenin darbeler ve devrimlerle sarsılan tarihine de tanıklık edilir. Allende, bu romanında aile bağlarını, sınıf çatışmasını ve Şili’nin karmaşık geçmişini büyülü gerçekçilikle harmanlayarak anlatır.

Freida McFadden'ın Hizmetçi İzliyor adlı romanı, geçmişini geride bırakıp ailesiyle yeni bir başlangıç yapmak isteyen bir kadının hikâyesini anlatır. Yeni taşındıkları mahallede, komşuları Bayan Lowell'ın daveti üzerine yemeğe giderler ve burada Lowell ailesinin hizmetçisiyle tanışırlar. Bu hizmetçinin soğuk bakışları ve mahalledeki diğer tuhaflıklar, ana karakteri rahatsız eder. Kocası geceleri evden çıkmakta ve karşı komşularının uyarılarıyla birlikte, kadının endişeleri artmaktadır. Geçmişte bıraktığını düşündüğü karanlık sırlar, bu sakin görünen banliyöde yeniden gün yüzüne çıkmaya başlar. 

muhteşem bir kitap, zevkle okudum