E-Dergi

Bu kitabı George Orwell'ın Hayvan Çiftliği kitabından sonra okudum, açıkcası bir çok noktayı aynı buldum diyebilirim aynı kurgu fakat mekan ve karakterler farklı, fena değil ancak yazarın anlatım dilini pek sevmedim.bir paragrafta Sürekli aynı kelimeleri tekrarlayıp durdu.Konuşmayı çok sevdiği de belli.Okumazsanız kayıp değil...

Yazarın ilk okuduğum kitabıdır.Çok kitap okudum ancak bu kadar akıcı bir dile rastlamadım.okumadığım günler acaba ne olacak nasıl bitecek diye düşündüm.kesinlikle okumayı ihmal etmeyin gayet güzel ve çok farklı bir hikaye...

Dostlar kitabı bir gün de bitirdim, elimden bırakamadım.Bu kitabı okuyana kadar yahu biz gerçekten aşık olduk mu acaba ? bu nasıl bir aşk ? Bu nasıl bie tutku? diye sordum kendime ve imrendim...Mutlaka ama mutlaka okumalısınız...

Hilal Doğanay'ın akıcı diliyle anlatılmış bir yaşam öyküsü, Cihat Aşkın konservatuvardan hocam olur.Kendisine saygımız büyüktü fakat bu kitabı okuduktan sonra kendisine olan saygımız büyükten daha da fazla arttı.Eğer yetenek nedir? Azim nedir? Kariyer nedir? Dışlanmak nedir? Bunca soruların içinde bir de yaşam mücadelesi nedir? diye merak ediyorsanız buyrunuz okuyunuz...

Lise de Dostoyevski'yi ilk bu kitabı ile tanıdım, hem kısa hem de çok merak ettiğim bir kitabıydı. Çünkü bütün sınıflarda herkes okudunmu diye soruyordu :) Dostoyevski dilini merak edenler bu hafif roman ile başlayabilirler.ben çok beğendim.bence bunu okuduktan sonra kürk mantolu madonna'yı okuyun bakalım benim düşündüklerimi sizde düşünecekmisniz! ilginç bir hal içinde olan baş kahramanı gözümde canlandırdım.Bu arada tavsiyem iletişim yayınevidir.sonu şaşırtıcı edicilerdendir.Ah Nastenka bizi şaşırttın ! :)