E-Dergi

Kitaba sadece kurgu olarak bakmak bence çok doğru olmaz, tasavvuf ve müzikle alakalı birçok şey de öğreniyorsunuz ve kendinizi o dönemlerde gezerken buluyorsunuz. Ayrıca yer yer olan incil göndermeleri de pasta üstünde çilek.

Kısa kısa ama derin hikayelerden oluşan çok değerli bir eser. Çocukların zihin dünyasını geliştirecek, büyüklere de farklı bakış açıları kazandıracak bir eser. Bütün hikayeleri çok sevdim ama en sevdiğim aralarında bir balığın son yolculuğunu çok dokunaklı ve derin bir şekilde anlatan Sinağrit Baba oldu.

Kitabın kalınlığı göz korkutsa da aslında bir çırpıda okunabilecek bir kitap. Kitap yine Umberto Eco'dan beklendiği gibi ortaçağa çokça dokunuyor. Tarih bilgisinin yanında dinler tarikatlarla ilgili çok büyük bir bilgi hazinesinin içine dalıyorsunuz. Haçlı seferlerinden, yerel Latin Amerika dinlerine, İslam'iyetten Haşhaşi'lere birçok konuya değinip, mistisizm ve ezoterizmin zirvelerinde geziyorsunuz. Eco bazı noktalarda inceden dokundurmuyor da değil ama yine de tutkunun saplantıya dönüştüğünde ne kadar tehlikeli olduğunu da anlıyorsunuz. Komplo teorileri ve gizli tarikatlarla ilgilenenlerin kesinlikle okuması gereken bir eser.

Sartre ismi bence zaten yeterli kitabı tanımlamak için. Kitap kısa öykülerden oluşuyor sıkmadan fakat aynı zamanda sizi derin düşüncelere sürükleyerek etkisi altına alıyor.

Bir başyapıt. Kitap, kahramanın yaşadığı ruhsal bakımdan sıkıntılı durumu gerçekten size yaşatıyor ve kahramanla birlikte siz de sorgulamaya başlıyorsunuz. Ve bu durum bulantı olarak başarılı bir şekilde tasvir edilmiş. Aslında hepimizin hayatında çokça yer edinen fakat çoğunlukla algılanamayan bu bulantıyı fark ederek kendi bulantılarınızı algılayacak ve çözümleyeceksiniz.