E-Dergi

Yazar Alexander Aaronsohn, Osmanlı dönemi Filistin'de yaşayan, Siyonist harekete dahil bir Yahudi göçmeni; ailesi Zikhron Yaakov adlı yerleşkeden geliyor.Kitap ilk olarak 1916'da yayımlanmış; Aaronsohn'un birinci Dünya Savaşı yıllarında Osmanlı yönetimi altındaki Filistin'de yaşadıklarını-hem kişisel deneyimlerini hem de toplumun durumunu-anlattığı bir hatırat / tanıklık
metni. Anlatıda işlenen başlıca konular arasında askerlik hizmetine çağrılma, Osmanlı'nın savaş dönemindeki/ yönetimdeki uygulamaları, yerleşim yerlerinde yaşayan Yahudi topluluğun zorlukları, yerel Arap nüfusla ilişkiler, yönetim baskısı ve yaşam koşullarının kötüleşmesi gibi meseleler var.

"Gökyüzüne Bakmanın Faydaları" imam Gazali'nin mahlûkatı, doğayı, gökleri ve bunların içinde insan için düşündürücü yönleriyle ibret alınacak hususları ele aldığı bir eser. Kitabın başlıca amacı gökyüzüne bakmayı salt görsel bir deneyim olarak değil, düşünceye, şükre, ibrete ve Allah'ın yaratma kudretine perspektif kazandıran bir zemin olarak sunmak.

İmam Gazâli, dilin sadece bir iletişim aracı olmadığını, aynı zamanda insanın kalbini ve ahiretini doğrudan etkileyen bir iman ve ahlak meselesi olduğunu söyler. Ona göre:
• Dil ile yapılan gıybet, yalan, iftira, laf kalabalığı, kibirli konuşma, alay, boş söz gibi davranışlar, insanın manevi hayatını kirletir.
• Az konuşmak, yerinde ve ölçülü konuşmak, susmayı bilmek, dilin afetlerinden korunmanın temel yollarıdır.
• "Her söylediğin doğru olmalı, ama her doğruyu da söylemek zorunda değilsin" anlayışıyla hikmetli konuşmayı önerir.

Kitap, insan iradesinin nasıl
şekillendirilebileceği, zayıf yönlerinin nasıl tanınabileceği ve disiplin içinde bir yaşam sürdürmek için ne gibi zihinsel-pratik stratejiler benimsenebileceği üzerine kurulmuş.

Illich, modern okul sisteminin bireyleri özgürleştirmek yerine onları pasifleştirdiğini savunur. Ona göre okul, sadece bilgi vermekle kalmaz, aynı zamanda bireyleri sistemin beklentilerine uygun şekilde şekillendirir. Bu da bireysel yaratıcılığı ve özgürlüğü bastırır. Öğrenmenin okul gibi kurumsal yapılarla sınırlandırılmaması gerektiğini söyler. Ona göre insanlar okul dışında, hayatın içinde, deneyimle, iletişimle ve kendi ilgi alanları üzerinden çok daha verimli öğrenebilir. Toplumda "ne bildiğin değil, hangi diplomaya sahip olduğun" önemlidir. llich, bu durumu eleştirir. Okul, öğrenmenin gerçek bir göstergesi değil, sosyal statü ve iş güvencesi sağlayan bir araç hâline gelmiştir. Illich, "öğrenme ağları" (learning webs) adını verdiği, bireylerin kendi öğrenme yollarını seçebileceği açık sistemler önerir. Bu sistemlerde insanlar bilgiye, kaynaklara ve uzmanlara özgürce ulaşabilir.