E-Dergi

Lem Ustanın ne kadar felsefi yazdığını hepimiz biliriz. Ama bu gerçekten içinde kaybolacağınız kadar var. Tüm anlamların kaybolduğu bir yer ve buna görev'in (tabi öyle bir şey varsa) dahil olduğunu belirtmeme gerek yok. Belki de o görev yaşamın amacını bulmak; Tabi öyle bir şey varsa.

Yıldız Güncesi, ne bir Aden ne bir Yenilmez, ne de Küvette Bulunan Güncedir artık; kulvar olarak bile farklı bir tarzdır; Komediyi, kurgu-bilim'in ellerine emanet eder.
Ölümsüz Makineler ile aynı yolda, Dünyada Barış ile teğet bir anlatımı ile yinede "Tişi" o alem senin bu alem benim dolaşır.
Lem'in tasvirleri, yaşantı ve medeniyetimizdeki ters giden herşeyi eleştirmek için birebir formüller içeriyor.

Bilimsel ve bilimkurgusal olaylara absürd ve de mizahi bir yaklaşım. İçinde çeşitli kısa öyküler var bir ejderhayla savaşan bilgisayarın öyküsü gibi. Eğlenceli ancak anlaşılması biraz zor. Yine de tavsiye ederim.

bu ülkenin ve islam dinini benimseyen herkesin sayın y.nuri öztürk'ü okumaya ve anlattıklarını yorumlamaya ihtiyacı olduğu kanısındayım...kendisinin çok zor ve yoğun emek isteyen bu işi bütün hakaretlere ve engellemelere rağmen -söylediklerinin delillerini de göstererek- yapmaya devam etmesini de takdirle karşılıyorum ve kitaplarını herkese tavsiye ediyorum.

İstemediğimiz halde yapmak ya da yaşamak zorunda kaldığımız birşey bizi yorduğunda, o yorgunluk bize pek iyi gelmez; yorucu yorgunluk!
Oysa kendi isteğimiz dahilinde yaptıklarımızın bizi yormasından çoğu zaman psikolojik sağlığımız olumlu etkilenir; dingin yorgunluk! Bu romanıyla yazar Alatlı bende dingin bir yorgunluk yarattı. Yazarın artezyen düşünceye olan duyarlılığı sayesinde ortaya çıkan bu her yönüyle iyi işlenmiş roman; verinin enformasyona, enformasyonun bilgiye, bilginin bilmeye, bilmeninse bilgeliğe nasıl dönüştüğünü de gözler önüne seriyor.