E-Dergi

okudum.Biraz biyografik biraz da otobiyografik özellik taşıyan bu kitapta ünlü yönetmen #eliakazan ile olan anılarını ve yönetmenin Türkiye'ye gelerek asıl köklerinin olduğu Kayseri 'yi görmek istemesi üzerine yolculuğunu anlatılıyor. Sanat,sinema , edebiyat , tarih üzerine kurulu 2li bir sohbet tadında mini bir yolculuk..

Dr. Jekyll ile Bay Hyde, insanda bulunan iyiliğin ve kötülüğün temsilcisi. Aynı bedende farklı kişilikler... Bu kitapta Stevenson, yarattığı çift kişilikli karakterle etkileyici bir psikolojik çözümleme yapmış. Zira sadece karakterler değil onlara yüklediği anlamlar, hikayedeki orjinallikle ve merak duygusunun her an yüksek olması bir çırpıda okutturuyor.

Şehir hayatından bunalmış, aradığını bulamayan, insanları, kalabalığı, keşmekeşi sevmeyen sevgili kahramanımız Doppler bir gün bisikletten düşüp kafasını vurmasıyla beraber ardında eşini,işini,çocuklarını, her şeyi arkasında bırakarak ormana yerleşir. Artık en yakın arkadaşı yavru bir geyiktir...Her şeyi takas usulüyle halletmeye çalışır.Ama her şey takasla mümkün mü? Ormanda neler yaşadı? Arkasında bıraktıklarına ne oldu?Pişmanlık duydu mu? Ardında her şeyi bırakıp gitmek nasıl bir duygu?

Ispanya Iç Savaşı'nı Cunhuriyetçi gerillaların gözünden sadece 3-4 günlük süreci anlatıyor.Kendi içlerinde yaşadıkları sorunlar, öldürmekle ilgili gelgitleri, iç hesaplaşmaları ve her şeye rağmen var olmayı sürdüren Robert ve Maria arasındaki aşk...Daha çok savaşın insan psikolojileri üzerinde oluşturduğu etki ön planda olduğundan çok rahat okudum. Başlarda çok durağındı evet, yavaş ilerliyor. Fakat sabredip okumaya devam edince kendiliğinden açılıyor kitap.

Yarı köpek yarı kurt olan Beyaz Diş 'in hayatta kalma, doğaya uyum sağlama ve insanlarla mücadelesini kendi gözünden anlatılıyor. Mücadele diyorum insanlarla mücadele etmek gerçekten zor...Yaşayan her canlı sevgiyle,ilgiye muhtaçtır. Ne ekersen onu biçersin... Sevgi ektin sevgi, nefret ektin nefret...