E-Dergi

Bir Zweig hayranı olarak okumakta geç kaldığım eserlerden biriydi. Etkili çevirinin de yükselttiği okuma motivasyonuyla birlikte 2-3 gün içinde okudum. İnsan psikolojisinin derinliğine hayranlık duyan bir okur olarak, bu psikolojisiye vakıf olan en iyi yazarlardan biri olarak kabul edilen Dostoyevski bölümü ayrı bir doyurucuydu. Ayrıca bir yazarı okumaya başlamadan önce kendisini tanımak isteyen ve bu yönde biyografi-otobiyografilere önem veren biriyseniz bu kitap ilk tercih edilmesi gereken kitaplardandır diyebilirim.

Yazarın siyasi kişiliği her ne kadar farklı açılardan yorumlansa da, ilk defa bu kitabıyla birlikte tanıdığım Urgan'ın üslubuna hayran kaldım. Bir insanın düşüncelerini bu kadar sade ve etkileyici şekilde ifade edebilmesi imrenilecek bir yetenek doğrusu. Cumhuriyetin kuruluş döneminden 2000'li yıllara kadar olan tarihe bizzat tanık olmuş bir insanın izlenimlerine ortak olmaktan ayrıca bir tat aldım. Yazarın mizah yeteneği de ayrı bir cezbedici...

Yazarın en çok tercih edilen "Nietzsche Ağladığında" ve "Günübirlik Hayatlar" kitaplarını okumuş biri olarak bu kitabın beklentilerimi karşılamadığını söyleyebilirim. Kitabı tercih sebebim-birçok okuyucunun da bu sebeple seçim yaptığını düşünüyorum- yazarın zirve yaptığı malum eserdeki derin psiko felsefeye tekrar dokunmaktı. Ama bu derinlik ve yoğunluğu eserde hissedemedim. Olay kurgusu ve çeşitli vakaların farklı ruh hallerinde nasıl yorumlandığını görmek açısından eserin katkı sağlayabileceğini düşünüyorum

FREUD'un hayatı ve düşünceleri üzerine daha önce de okuduklarımla karşılaştırma yaptığımda kitabın büyük hacmiyle aynı oranda bilgi yoğunluğuna sahip olmadığını düşünüyorum. İlgili kişinin hayatındaki temel bilgileri edinebilmek için bile sayfalarca okuma yapmak gerekiyor. Bu durum yazarın üslubundan mı yoksa çeviriden mi kaynaklanıyor bilmiyorum ama motivasyonumun yüksek olduğu bir alanda bile kitabın beni yorduğu aşikar.

Kitap kolay okunabilir duru bir çeviriye sahip olsa da ZWEIG''ın derinlemesine analizlerini okumak isteyenler için tatmin edici olmayacaktır. Mektupların muhteviyatı incelendiğinde yazarlar arası saygı selamlar, yayımcılarla olan ilişkiler gibi konular aklımda kaldı. Kitabın kapağında adı geçen yazarlardan etkilenerek bu kitabı almış olsam da bana fazla bir katkısı olmadı diyebilirim