E-Dergi

tek tek alınca bu üç kitabın fiyatı daha uygun

Başkomiser Aylin Türkoğlu işlenen kadın cinayetlerinin arkasında yatan gerçeği bulmak için uğraşıyor. Şiddet gören bir çocuğun katil olması konu edilmiş. Ben merakla okudum. Kitabın temposu hiç düşmüyor. Zekice kurgulanmış bu kitabı polisiye seven okurlara tavsiye ederim.

Cinayet masasına gönderilen bir resim ve on iki kurban...
Her kurbanın cesedine bırakılan şifreli bir mesaj...
Kibirli ve psikopat bir katil...
Beceriksizlikle suçlanan cinayet masası polisleri...

Eser yukarıda yazdığım kovalamacanın içinde başlıyor ve her bir kurban için bırakılan mesajlar Komiser Yusuf ve ekibini zor durumda bırakıyor zira amirleri basının baskısı ile içinden çıkılmaz bir hal alan cinayetlerin çözümü için bu ekibe taviz vermezken, katil onların beceriksizliği ile adeta dalga geçiyor...
Cinayetlerin işlendiği bölgelerde görülen sakallı adamın sırrı ise herkesin tetikte olmasını sağlarken, bir adım yol alamayan cinayet masası ekibi gittikçe derinleşen bilmecenin içinde, geçmişte yaşanan bir dosya ile bu intikam cinayetlerini bağdaştırmayı başarıyor. Fakat daha büyük bir gizem ile karşılaşıyorlar. Zira davanın failinin ölü olması, katilin onlar ile kedi fare oyununun devam etmesini sağlıyor...

Funda Menekşe, dedektifdergi.com/author/funda-meneks... sitesinde öyküleri ile yer alan, eğitimci bir yazar. Türkçe'ye hakimiyeti öykülerinde ve bu kitabında şiirsel bir yazım dili ile kendini hissettiriyor...

Kitap, on iki polisiye öykünün yer aldığı başarılı bir ilk eser. Her öyküde kendinizden bir parça bularak okuyacağınıza emin olun. İnsanların acımasızlığı, birbirlerine olan kinleri, haksızlıklar karşısında verilen tavizler ve buna benzer birçok insani konu hakkında farklı ama hepimizin yeri geldiğinde şikayet ettiği olayların kurgusunu nakış nakış işleyen yazar, öykülerin sonlarını merak ederek sayfaları çevirmeme sebep oldu...

Türk Polisiyesi
Bir İzmir polisiyesi olan 'Dipsiz Kuyu' romanı, suçun kol gezdiği Kuruçay semtinin sakinlerinin gasp, uyuşturucu, kapkaç ve bir çok suçu bağrına basan, birbirine hem düşman ama dışarıdan gelen bir yabancıya karşı dost olan bir suç şebekesini konu ediyor...
Bir cinayet soruşturmasını sürdüren Komiser Cengiz girdiği bu semtte sert insanlarla karşılaşıyor fakat görevi gereği araştırmasını sonuna kadar götürmekte ısrarcı davranıyor...
Büyük patronun sırrını çözmek isterken
sayfalar ilerledikçe cinayetlerin seyri değişiyor. Uyuşturucu satıcılarının birbirleri ile iletişimi, şifreli mesajları ve en önemlisi Komiser Cengiz' in nereye elini atsa elinde patlayan bombanın ucunun nereye kadar gideceğini bilmemesinin suç şebekesinin iştahını kabartmaya başlaması ile sayfalar ilerlerken hesap edemedikleri ise bu tuttuğunu koparan komiserin zekasıdır...
Kurgusunu oldukça başarılı bulduğum bu ilk kitabın hatası yok mu? Var fakat kurguyu bozacak şekilde değil.